TOMB RAIDER 2 NOSTALJİ

Yazan: KAHRAMAN-3S-









Nerede o eski bayramlar, nerede o eski dostluklar, nerede o eski günler… Bunlar nerededir bilemem ama o eski oyunlar burada, onu söyleyebilirim. Evet arkadaşlar, foruma koyduğum bu NOS(talji) yazılarında sizlerle o eski oyunları hatırlayacağız ve yeri geldiğinde ‘’Ehehe ben burayı geçinceye kadar az mı uğraşmıştım!’’ diyerek güleceğiz, yeri geldiğinde ‘’Ah ah, ne güzel günlerdi…’’ diyerek geçmişi anıp salya sümük ağlayacağız. O yüzden soruyorum… Mendiller, peçeteler, kağıt havlular hazır mı? Evdeki tuvalet kağıdı stoklarına da bakın, olmazsa ihtiyacımızı oradan karşılayacağız 8}. Pekala, siz stoklarınızı gözden geçirin; ben biraz daha ağlayacağım.

Doğrusunu söylemek gerekirse, bu oyunu yazmak için oldukça heveslenmiştim. Yazarken hiç zorlanmam diye düşünüyordum. Ama yazıya henüz yeni başlamış olmama rağmen şimdiden terlemeye başladım. Neden mi? Çünkü bu bir iki seriden oluşan bir oyun değil ve ek paketler dışında toplam 7 (Tomb Raider: Legends haberleri yayıldı bile…) oyundan oluşan bir seri. Bütün oyunlarını anlatsam… Sığmaz… Birisinden bahsetsem… acaba hangisi?.. Hım… Arkadaşlar neden kafamı karıştırıyorsunuz? Yazdık ya yukarıya Tomb Raider (TR diyeceğim bundan sonra) 2 diye 8}. Bütün Tomb Raider’ lara az da olsa göz atacağız tabiki, ama ikinci oyunumuza kıyak geçeceğiz. Oyunumuz oldukça geniş bir bölüm yelpazesine sahip olunca doğal olaraktan zorluk çekebiliyoruz ehehe. Acaba şuradan mı başlasam yoksa buradan mı? Diye kara kara düşüneceğimi zannediyorsanız yanılıyorsunuz, çünkü oyunları yazmaya başladım bile! Oyunumuza genel olarak bakalım isterseniz…

Tomb Raider 1: Evet arkadaşlar, serimizin ilk oyunu bir ilk ile 1996 senesinde, yapımcı koltuğunda Core Desining ile aramıza karışmıştı. Bir bayan karakteri ilk kez bu oyunda yönettik. Zaten bu oyunun bu kadar iyi olmasının nedeni de öyle ya da böyle bayan elinin değmiş olmasıydı 8-}. Toplam 15 levelden oluşan oyunumuza kurtların ayak izlerini takip ederek başlıyorduk ve oyuna son noktayı Atlantis’ te koyuyorduk.
Tomb Raider 1 Gold(Ek Paket) : 4 bölümden oluşan bu ek pakette adından da anlayacağınız (hatta zamanında anladığınız) üzere bitirilmemiş görevimizi bitiriyorduk.
Tomb Raider 2: Allah Allah, bu oyunu nedense hatırlayamıyorum, acaba neden 8-}.
Tomb Raider 2 Gold (Ek Paket) : Toplam 4 bölüm vardı ve (secret toplamak saplantı haline geldi artık bizde…) bütün gizli objelerin toplanması sonucu bonus bölümü olan In Nightmare Vegas’ ın açılmasıyla beşliyorduk olayı.
Tomb Raider 3- Adventures of Lara Croft: 98 yılında bize göz kırpan bu oyun 19 bölümden oluşuyordu. Hatta bütün secretleri toplarsanız oyunun sonunda Londra’ da All Hallows adında yeni bir bölümün açılmasını da sayarsak 20 bölüm... Bu oyunda biraz uzaylı olaylarına girmekteydik 8-}. Yanlış hatırlamıyorsam eğer seri de diz üstünde ilerlemek te ilk olarak bu oyunda uygulanmıştı. Ayrıca bu oyunda sualtı aracı, dört tekerli motor (bunun adı neydi yaw), kano, bot ve maden arabası gibi araçları kullanabilmekteydik.
Tomb Raider The Lost Artifact (Ek Paket): Toplam 6 bölümden oluşuyordu...
Tomb Raider 4- The Last Revelation: Bence serinin en derin konulu oyunu buydu, ayrıca 37 bölümüyle oyun içi rekorunu da TR 5 ile paylaşmakta. Doğrusu ben bu oyunun demolarına hasta olmuştum. Gerçi Mısır’ a gidiyorduk ve orada kumdan başka (!) bir şeyde yok ama 8}… Bildiğiniz gibi oyun dünyasında belli bir süreden sonra aynı karakteri aynı şekilde kullanamazsınız. Ya onu değiştirmelisiniz ya da öldürmeli!!! Bu oyunda karakterimiz Lara ölüyordu ne yazık ki… Arkadaşlar, NOS yazmanın kötü yanı da bu işte… Böyle heyecan yapacak bir durum olmuyor çünkü zaten takipçileri olanları biliyor ve ‘’Hadi lan kimi kandırdığını zannediyorsun?’’ diye üzerimize yürüyor. Tamam Lara ölmüyordu ama bunu beşinci oyuna, hatta altıncı oyuna kadar bilmiyorduk. Üstelik hala nasıl hayatta kaldığı akıllarda bir soru işareti… Ayrıca TR’ de iple atlama özelliği ilk olarak bu oyunla gelmiştir. Motosiklet ve cip kullandığımız günleri kim unutabilir ki…
Tomb Raider 4-The Times (Ek Paket) : Doğrusu çok kısa olduğu için yazacak bir şey bulamıyorum… Bir diğer ek paket desek ehehe.
Tomb Raider 5- Chronicles: Bu oyunda da sevgili Lara’ nın ölümü bir sır olarak kalmıştı. Lara’ yı öldü bilen dostları onu anarken oyunumuzun konusu şekil bulmaktaydı ve farklı kıyafetleriyle farklı yaşlarda Lara ile maceradan maceraya atlıyorduk. Lara’ nın çocukluğunda daha çok aklımızı kullanırken, ilerleyen bölümlerde (daha doğrusu büyük olduğu bölümlerde) teknolojinin nimetlerinden faydalanıyorduk 8-}. Ayrıca bu oyun ile ipte yürüme ve düşmana arkadan sinsice yaklaşma gibi hareketlerde gelmişti.
Tomb Raider 6- Angel of Darkness: Bu oyun henüz NOS mertebesine ulaşamadığı için konusunu açmıyorum. Sadece Lara’ nın ölmediğini ve macera için yaşadığını bilmemiz yeterlidir sanırım ehehe. Ayrıca oyunda İngilizce’ yi biraz da olsa bilmek gerekiyordu, çünkü bazı sorular ve cevaplar oyunu etkilemekte!!! Zaten bunun Türkçe yaması var 8-}.

Eğer TR’ yi orijinal almışsanız elinize 2 CD geçmekteydi ve 2. CD’ miz genelde oyun editörüydü ve bu editör sayesinde kendi levellerimizi yapabiliyorduk. Bunu hatırlatmadan geçmeyeyim dedim.

Gelelim Tomb Raider 2’ ye… Benim için içlerinde en özel olan oyun budur. Çünkü aldığım oyun zevkinin yanında inanılmaz bir heyecan yaşatmıştır bana. Doğrusu babamın bilgisayarında TR gibi oyunları oynamama izin vermesini bırakın, mayın tarlasını açmam bile sorun olurdu… Ben bu oyunu babam şehir dışına çıktığında oynardım. Amcama kurdurturdum, ben kurmadım valla, diyebilmek için ehehe… Ama yakalanma korkusu yok mu? O yüzden çok paniklerdim… Ne güzel günlerdi ya… Gerçekten de çok duygulandım şimdi. 18 bölümden oluşan TR 2’ de gitmediğimiz yer, girmediğimiz delik kalmamıştı. Ben saatlerce pratik bölümünde Lara’ yı oradan oraya koşturmuş, atlatmış ve de yüzdürtmüştüm ehehe. Sevgili uşağı elindeki tepsiyi şangır şungur sallayaraktan (e yaşlı adam titriyor) ve pırtlayıp ahlayaraktan Lara’ nın peşinde geziniyordu. Bana engel olup duruyordu o ayrı! Hatta hiç unutmam bahçenin oradaki labirentte gizli bir geçit vardı ve bu geçidin sonunda bir buton vardı. Bu butona bastıktan sonra zamanlamayı doğru ayarlayıp evin içine (ne evi malikane) girebilirseniz, merdiven altında gizli bir kapının açıldığını görürdünüz. Eğer içeriye girebilmek istiyorsanız uşağı imha etme gereği hissediyordunuz ehehe. Yahu Lara eline bir sopa falan almıyordu ki… Benim kafam bozmuştu çok pis… Uşağı mutfaktaki dolaba kapatmıştım hahahahah… O gizli kapı hazine odasına açılıyordu. Lara ne bulup topladıysa buraya koymuş 8-}. Menünün oyuna bir kitap şeklinde aktarılması çok hoştu. İlk olarak Çin’ de başladığımız oyuna Venedik’ te devam etmiş, Opera’ ya gitmiş, denizin dibini boylamış ve Tibet’ in yüksek yüksek tepelerine çıkmış, Xian’ da cirit atmış, oyunun en başında gördüğümüz demodan akıl yürüterek ejderhayı perişan etmiş ve Lara’ nın evinde olayı bitirmiştik. Araç kullanma olayı (bot ve kar motoru) da seriye ilk bu oyun ile taşınmıştı.

Doğrusu bu oyun hakkında yazacak çok şey var; ister hareketlerin çeşitliliği olsun (Bu oyunu oynarken bir ara parmaklarım düğümlenme derecesine gelmişti, ciddiyim! Yani bir 5 dakika parmaklarımı düzeltmekle uğraşmıştım ki… Bunu beceren tek salakta bendim sanırım ehehe.), ister oyunda gezdiğimiz mekanların çeşitliliği olsun, ister kullanılan araç zevki olsun… Oyun tarihinde gerçekten önemli bir yere sahip TR. Tabii bazıları Tomb Raider’ ın suyunun çıktığını düşünse de, bu oyunun 35. bölümünü bile hiç sıkılmadan oynayacak hayran kitlesi hiç te az değil! Dediğim gibi oyundaki hareketler bile başlı başına bir eğlence. Envai çeşit atlama zıplama mı istersin, amuda kalkma mı dersin, ters takla atıp tutunma mı dersin, suya balıklama atlama mı dersin… Yani alıştırma bölümünde (Lara’ nın evindeki antrenman bölümü!) saatlerce etrafta koşup zıpladığımı hatırlıyorum da… E tabi oyun karakterlerinde dalak, ciğer vb. organlar olmadığı için tansiyonu çıkmış, kalbi çatlamış olayı yok. Onlar koşup zıplasın; biz oturalım cipsimizi yiyelim, kolamızı (kolayı da sevmem ya neyse…) yudumlayalım ve kiloları alalım. Bu arada o kadar silahı o küçücük çantaya nasıl sığdırdığını anlayamayanlara buradan belirteyim, arkadaşlar bu kızların yaptığı hiçbir şeyi anlayamazsınız. Gerçek hayatta bayanların o ufak çantalarına sığdırdıklarını bir bilseniz!!! (Bu arada 7. oyunda artık Lara’ nın sahip olduğu eşyaların varlığı ve yokluğu belli olacakmış… Yeni halini bir görseniz… Bir karakteri ya öldüreceksiniz ya da değiştireceksiniz!)

Action Adventure tarzındaki oyunumuz aradan geçen yıllara kim bilir daha kaç NOS ekleyecek? Aslında TR öyle bir oyundu ki… Lara Croft bir oyun karakterinin sahip olduğu hayran kitlesinden daha fazlasına sahip! Hayat hikayesinden fiziksel özelliklerine, hobilerinden müzik zevkine kadar oldukça ayrıntılı. E oyunlarında her zaman için mistik olayları barındırıyor olması ve Lara’ nın hareketleri **** deve dedirtse de… Yine de aramızdan birisiymiş hissi uyandırmakta. Klip teklifleri, film teklifleri… Daha ne kadar gerçekçi olsun 8-}. Sanki öyle birisi gerçekten var ve insanlar onunla arkadaş olmayı bile hayal etmekte. Yazımın son satırlarında Tomb Raider’ ın filmine değinmeden edemeyeceğim. Beğenenler oldu, **** kardeşim bu kadarı da, diyenler oldu. Bence ne çok iyi ne de çok kötü, tam olması gerektiği gibi. Ama ikinci filmdeki sahneden çok etkilenip oyunda da köpekbalığına yumruk atmaya çalışırsanız… Ham olursunuz ona göre, kendimden biliyorum yani 8-}.

Evet arkadaşlar, muhteşem bir oyunun NOS’ unu yaptık ve duygulandık… En azından ben duygulandım. Başka bir NOS yazısında ah mazi diyerek zırlamak dileğiyle hoşçakalın. Kendinize ve sevdiklerinize iyi bakın.
KAHRAMAN-3S-