Home - / - Tag Archives: makale

Tag Archives: makale

Prostat ve Prostat İltihabı

Op. Dr. Mehmet Ali Hatay

Prostat organı meni geçişini sağladığı ve meni kıvamını sağladığı için önemli bir organdır. İdrar torbasının tabanında bulunur. Vücudun dış yüzeyinde ise penis kökü ile büyük tuvaleti deliğinin ön tarafında bulunur.
Meniye sperma denir. Sperm döllemeyi sağlayan ve testis tarafından üretilen bir hücredir.

Prostat iltihabı bu organın iltihabıdır. Bu dokunun mikrop veya başka bir sebeple iltihaplı doku haline dönmesidir.
Prostat iltihabının tedavisi mümkündür. Ama elbette bunun şartları vardır. Tedavi bir bütündür. Yani tedavi sadece ilaç, doktor seçimi değil hastanın morali, gayreti, inancı, stresi de önemlidir. İlaç kullanımı doktorun tedavisi altındadır. Mikrop varsa antibiyotik kullanılır.

Diğer ilaçlar, iltihap giderici ve vücut direncini artırıcı ilaçlardır. Prostat içine yapılan enjeksiyon ilaç ve antibiyotiklerinden bir çok hasta fayda görmektedir. Denemekte fayda vardır.
İlaç haricinde hastaya çok önemli iş düşüyor. Bir defa moral bozulmamalı, başına gelen bu hastalıkla nasıl mücadele ederim diye gayret etmeli. Hastalığı yeneceğim diye kendi kendine telkin yapmalıdır. Takıntı bu hastalığın baş düşmanıdır. Birçok hasta prostat hastalığından ziyade takıntıdan muzdariptir.

Ayrıca koruyucu ve kollayıcı tedbirlerinde alınması önemlidir. Mesela kabız kalmamak, günde 10 bardak su içmek, makat bölgesine sıcak uygulamak, sıcak su oturma seansları (Küvet) çok faydalıdır. Küçük bir kiremit parçasını makatla testis arasına koyup bu bölgeyi ısıtmak birçok hastaya çok iyi gelir.
Acı, baharatlı, kırmızıbiberi, karabiberi, turşu ve ekşi besinler, kola, meşrubat gibi tahriş edici içecekleri, sigara, esrar, uyuşturucu, içki ve alkol gibi zararlı maddeleri kullanmaması lazım. Bunlar prostat iltihabı tedavisi, koruyucu ve kollayıcı tedavide çok, çok önemlidir.
Soğuk prostatın düşmanıdır. Soğuk yere oturmak, ayakları üşütmek, büyük tuvaletten sonra soğuk suyla yıkamak, prostat iltihabı şikayetlerini artırır. Bunlardan kaçınmak lazım. Zaten prostatı ısıtıcı sıcak tatbiki sebebi budur.
Doktor uygun görürse prostat masajları yapar. Haftada 1 masaj çok defa fayda verir. Düzenli ilişki veya manüel boşalmalar faydalıdır.

Prostat iltihabı hiçbir zaman hayat boyu devam etmez. En azından evlenince cinsel hayat düzene girince iyileşme ihtimali artar. Prostat iltihabı evlenmeye engel olmadığı gibi bilhassa tavsiye edilen bir şeydir.
Bunlara dikkat edin, çok rahatladığınız göreceksiniz. Hastalıkta zamanla geçecektir.

Tedavi:
Akut devrede yani prostat iltihabı ilk çıktığında yatak istirahat yapılmalıdır. Böylece ağı ve ateşle mücadele edilir. Ağrı kesici ve ateş düşürücü fitiller faydalıdır. Bol su içilir. Günde 10 bardak su ihtiyacını karşılar.
Kabızlık var su giderilir. İdrar kültüründe mikrop varsa bu mikroba etkili antibiyotik verilir.
1-2 hafta geçince hastalık iyileşmezse kronik yani müzmin prostat iltihabı dediğimiz forma dönüşür. Hastaların asıl şikayet ettiği prostat iltihabı budur.
Kronik prostat iltihabı çok defa bir belirti vermez. Orta yaş, genç ve ergenlerde.
Belirtileri:
1- İdrar yapmada huzursuzluk, sık idrara çıkma, idrarda yanma, idrar kanaması şikayetleri olabilir. En önemli belirtisi akıntıdır. Sabahları ilk idrar yaptıktan sonra miktar olarak çok gelir. Rengi beyaz ve saydamdır. Yapışkan bir sıvıdır. Salyaya benzer. Zevk suyu dediğimiz meziye benzer.
2- Çabuk yorulma, uyku düzensizliği, konsantrasyon bozuklukları olabilir. Belin alt kısmında ağrı olur.
3- İsteksizlik olur. Sertleşme sorunları, erken boşalma gibi cinsel sorunlar olur.
Teşhis:
Gelen akıntının mikroskobik muayenesinde mikroplar ve iltihap hücreleri görülebilir.
Kan tahlilinde iltihap hücresi aranır. PSA (Prostat Spesifik Antijeni) bakılır. idrar tahlilleri yapılır.
Prostattik ultrason çekilir. Bu ultrasonun diğer ultrasondan farkı prop dediğimiz bir aparatı makattan içeri sokarak prostat ultrasonu çekilir.

Tedavi:
1- Kronik Prostatit te çok defa antibiyotik fayda vermez. Bunun yerine iltihap giderici haplar ve fitiller verilir.
2- Sinirleri yatıştırıcı, stres giderici ilaçlar ve vitaminler verilir.
3- İstirahat tavsiye edilir.
5- Sıcak su banyoları veya torbaların alt kısmına tatbik edilecek sıcak (Termofor) çok defa faydalıdır.
6- Haftada 2 defa doktorun yapacağı prostat mesajı hasta çok defa rahatlar.

Prostat iltihabının tedavisi mümkündür. Ama elbette bunun şartları var. Tedavi bir bütündür. Yani tedavi sadece ilaç, doktor seçimi değil hastanın morali, gayreti, inancı, stresi de önemlidir. İlaç kısmını doktor ayarlar İlaçlar mikrop varsa antibiyotik ve iltihap giderici ilaçlardır.

DİĞER YAZILARIMIZ

01 – Penis Boyu Neden Önemlidir?
01 – Penis Boyu Neden Önemlidir?
02 – Genelev Gerçeği
03 – Varikosel ve Tedavisi
04 – Masturbasyon Hakkında Öğrenmek İstedikleriniz.
05 – Erken Boşalma ve Tedavisi
06 – Sertleşme Sorunu ve Tedavisi
07 – Prostat İltihabı ve Tedavisi
08 – Porno ve Zararları
09 – Masturbasyon Perhizi Nedir? Nasıl Yapılır? Dr. Ali Hatay Perhiz Metodu.
10 – Böbrek ve Oruç
11 – Tıbbi ve Dini açıdan Sünnet olmak kitabın PDF Formatı  
12 – İdrar Damlaması Ve İstibra
13 – Gerdek Gecesi
14 – Sünnet
Ayıca şu adresten kitaplarıma ulaşabilirsiniz:  
https://www.dralihatay.com/kitaplarim.html
Daha Geniş Bilgi, hastalığınız hakkında bilgi alma ve soru sormak için:
Dr. Ali HATAY’in Hasta Odası Soru ve Cevap Panosunu kullanabilirsiniz.

Porno ve zararları

                                       Op. Dr. MEHMET ALİ HATAY

Porno;
Seks görüntüsü içeren cinsel sahneleri televizyon, sinema ve internet gibi medya araçlarıyla seyretmektir. Pornografi sahnelerinde seks öğeleri açıkça gösterilir. Erotik sahnelerde ise seks ögeleri gösterilmez ama  insanı şehvete getirecek her türlü metot kullanılır. Pornografi bazı ülkelerde yasaldır. Türkiye de ise yasal olmayıp mahkeme kararı ile bu siteler kapatılmaktadır.

İnternetin %12 si pornografik öğeler barındıran seks siteleridir. Porno bağımlılığı her yaşta görülmekte olup, gençler arasında daha yaygındır. Bazı gençler günde 3-4 saat porno seyretmektedirler. Bazı çalışmalarda ve yapılan istatistiklerde kızların da porno bağımlısı olabildikleri görülmektedir.

Erkeklerin çoğu pornoyu mastürbasyonda uyarıcı olarak kullanır. Hem porno hem masturbasyon sonucunda suçluluk duygusu, utanma, pişmanlık ve aşağılanmışlık duygusu gibi acıları çekerler.

1- Porno Seyretmenin tıbbi sakıncaları:
Bilimsel çalışmalar pornografi izleyen bireylerin, beyinlerindeki gri maddenin küçüldüğünü göstermektedir. İnsanların beyni sonradan mı küçülüyor yoksa beyni küçük olduğu için mi porno seyrediyorlar tıp bunun cevabını verememektedir. Küçülen beyin kişinin şahsiyetini bozmakta ve bilinçli karar verme yeteneğini engellemektedir. Bu araştırmaların sonucunda pornoculuğun bir cinsel sapıklık olduğu kabul edilmiştir. Pornografi cinsellikle ilgili olmayıp bağımlılık yapan bir sapıklıktır.

2- Psikolojik değerlendirme:
Porno bağımlıları normal hayatındaki cinsel uyarılar ile tatmin olamadıklarından pornodan medet umarlar. Bu bağımlılık mutsuzluk, isteksizlik, bitkinlik, hayattan zevk almama, karşı cinsle ilişki kuramama gibi sonuçlar doğurur.

Porno filmler de artistin 20-25 cm lik penis ve saatlerce süren ilişkide boşalmaması porno izleyen insanların kafasını karıştırır. Kendi penis boyu ve boşalma süresini istemsiz olarak kıyaslar ve tabii ki sonuç hüsran olur, bu durum psikolojiyi etkiler ve moral bozulur. Cinsel organdan ve cinsel zevklerden soğuma başlar.

Bu gibi durumlar, penisini uzatmak için olmadık çarelere başvuran insanları göstermektedir. Ayrıca, porno bağımlısı kişiler olmayan bir erken boşalma için endişeye kapılabilir.

Porno seks filmlerdeki hileler:

– Bu filmlerde özel sertleştirici iğneler kullanılır. Bu iğnelerin en büyük yan etkisi ilerde ereksiyon sorunu yapmasıdır. Porno Artistler para için bu işe razı olmaktadırlar. Halbuki ileride penis sertleşmesi olacağını bilseler bu filmlerde rol bile almayı düşünmezler.

– Boşalma süresinin uzun olması film eklemeleri sonucunda olur. Her boşalma ayrı ayrı sanki olmamış gibi ilk filme eklenir.

– Penis büyüklüğü de film çekim metotları sayesinde olmaktadır. Mesela Guliver cüceler ve devler ülkesinde filmlerini seyrettiyseniz, ne demek istediğimi daha iyi anlarsınız. Orada insanlar dev gibi veya parmak kadar gösterilebiliyor. Türk filmlerinde de bu hileler kullanılmıştır. Mesela Cüneyt Arkın’ın oynadığı Battal Gazi filminde Cüneyt Arkın beş oku bir yay ile atıyor ve 5 kişiyi öldürüyor. Sanki güdümlü ok..

Buna inanmayanlar pornodaki kurgu ve abartıya inanabilirler. Bazen gerçekten büyük penisli artistler rol alabilir. Ama bunların penisi elbette atletik yapılarına, bünyesine göre büyük olabilir ve belirli kimselerdir. Mesela yapısal olarak zencilerin penisi daha uzundur.

3- Ahlaki ve Sosyal Değerlendirme:
Pornocular bu işin bağımlık olduğunu, alışkanlık yaptığını ve zararlı olduğunu bilirler. Her bağımlı gibi suçluluk ve pişmanlık duygusu içerisinde olurlar. Bunlarda ileride depresyon, sinir hastalığı, takıntı, stres gibi kalıcı hastalıklara neden olur. Bu filmler gençlere seksi özendirirken erken hamilelik, AİDS, belsoğukluğu gibi bulaşıcı hastalıklar, homoseksüellik gibi sapıklıkların sakıncalarından bahsetmemektedir. Sigaraların üzerine bile “Sigara öldürücüdür” yazmayı mecbur kılan hükümetler; bu filmlerdeki zararları maalesef açıklayıcı bilgi sunmamaktadırlar.

Porno insanların zamanlarını, yeteneklerini ve kaynaklarını tüketirler ve kendi karanlık, küçük porno dünyalarında tutsak eder.

Daha ileride Porno düşkünlüğü, aile içi cinsel ilişki, şiddet, teşhircilik ve diğer seksle ilgili suçlara neden olmaktadır. Hatta bazen intihara dahi sürükler. Aile bağı kopmuş kariyeri, saygınlığı kaybolmuş bir tip haline getirir. Porno iyi bir adamı alıp onu yürüyen bir ölüye çevirir. (Zombi)

4- Dini Sakıncası:
Kuran-ı Kerim’e göre porno gibi filmler seyretmek haramdır.
Allah(cc) Teâlâ şöyle buyuruyor:
“(Ey Resûlüm), Mümin erkeklere söyle, gözlerini haramdan beri alsınlar ve ırzlarını zinadan korusunlar. Bu kendileri için daha temizdir. Muhakkak ki Allah(cc), onların bütün yaptıklarından haberdardır”
Nur suresi Ayet 31
Peygamber Efendimiz de (A.S) harama bakış konusunda şöyle buyurmuştur:
-”Yâ Ali! Arka arkaya bakma! İlk bakış senin için bağışlanmış ise de, fakat ikincisi senin değildir. Bakışı sürdürmeye hakkın yoktur”
-Câbir bin Abdillah (RA): ‘Resûlullah’a (A.S) ansızın bakışı sordum. Bana derhal gözümü çevirmemi buyurdu.
Avret sayılan uzvun açılması ve bakılması, kimden olursa olsun haramdır ve günahtır. Ancak haramlık ve günah en mahrem noktalara yaklaştıkça artar ve ağırlaşır. (Fetâvây-i Hindiyye V/288; Dürer Hâsiyesi Abdülhalîm I/199)

5- SONUÇ ve ÇARE:

Porno filmler; film çekimlerinin bir yan dalı olup artık sektör haline gelmiştir. Porno seyretmeyi bir ihtiyaç gibi gösterip bu sektöre kan pompalanmaktadır. Zararı bilinse de bu sektörle mücadele etmek zordur. Artık Batı ülkelerinde de porno; cinsel bir sapıklık olarak kabul edilmekte ancak cinsel özgürlük adına bir şey yapılamamaktadır.

Maalesef sadece çocuk pornoculuğunu yasaklıyorlar ve çocukları pornodan uzak tutmaya çalışıyorlar. Küçük yaşta interneti kullanan çocuk porno ile erken yaşta tanışıyor. İleride kendisini bekleyen tehlikelere aldırmadan bir uçuruma doğru yol alıyor.

Bu nedenle artık aileler televizyon ve bilgisayarlara site engelleyici programlar kurmaktadırlar. Porno çocuklar ve gençler için bir tuzaktır. Çocuklarımız gençlerimizi yetişkinlerimizi bu tuzaktan korumalıyız.

Elbette eğitim şarttır. Çocuklara doğru cinsel bilgiler verilmeli, cinsel sapıklıkların, pornonun zararları anlatılmalıdır.

Aile; Hiç bir zaman çocuğu azarlamamalı yapmış olduğu bir yanlıştan dolayı kınamamalıdır. Doğru yolu, doğru olarak göstermek ebeveyninin en önemli vazifesidir. Boş zamanlarını ailesine ayırmak, arkadaş veya akraba gezileri gibi sosyal aktiviteler, hobi, müzik, sinema veya sanat gibi aktiviteler veya spor ile uğraşı çocuğun zararlı şeylere yönelmesini engellenmektedir. Çocuklara sosyal hayatı öğretmeli, onları meşgul edecek hobiler bulunmalıdır. Onların genç beyinlerini ve düşüncelerini işgal eden, medyanın olumsuz etkileri ile beynini harap edecek zararlı yayınlardan uzak tutmalıyız. Şayet böyle bir bağımlılık varsa psikiyatri uzmanından yardım alınmalıdır.

DİĞER YAZILARIMIZ:

01 – Penis Boyu Neden Önemlidir?
02 – Genelev Gerçeği
03 – Varikosel ve Tedavisi
04 – Masturbasyon Hakkında Öğrenmek İstedikleriniz.
05 – Erken Boşalma ve Tedavisi
06 – Sertleşme Sorunu ve Tedavisi
07 – Prostat İltihabı ve Tedavisi
08 – Porno ve Zararları
09 – Masturbasyon Perhizi Nedir? Nasıl Yapılır? Dr. Ali Hatay Perhiz Metodu.
10 – Böbrek ve Oruç
11 – Tıbbi ve Dini açıdan Sünnet olmak kitabın PDF Formatı  
12 – İdrar Damlaması Ve İstibra
13 – Gerdek Gecesi
14 – Sünnet
Ayıca şu adresten kitaplarıma ulaşabilirsiniz:  
https://www.dralihatay.com/kitaplarim.html
Daha Geniş Bilgi, hastalığınız hakkında bilgi alma ve soru sormak için:
Dr. Ali HATAY’in Hasta Odası Soru ve Cevap Panosunu kullanabilirsiniz.

 

Erken Boşalma ve Tedavisi

Op. Dr. MEHMET ALİ HATAY
Erken boşalma evlilerde olursa bir mana ifade eder. Böyle olursa hastalık kabul edilir.

Yoksa kaçak, göçek, genelevde, randevu evinde evlilik dışı yapılan ilişkilerde olan erken boşalma, hastalık sayılmaz.
Çünkü bu durumlar psikolojik kaynaklıdır ve psikiyatrik hastalıktır. Stres, heyecan, sıkıtı, korku, endişe, kaygı  gibi psikolojik sebepler rol oynar.
Cinsel yolla bulaşan bir hastalığa yakalanmak korkusu ile meydana gelen erken boşalma hastalık değildir. Bunların hepsi psikolojik hastalıkların konudur ve psikolojiyi ilgilendirir. Mücadele bu bunlarla olmalıdır. Bu olayları kişi çok defa kendisi üstesinden gelmez. Bu durumda bir psikiyatri uzmanından profesyonel yardım almak lazım. Ben deli miyim? Bende bunlar olmaz, Bunların hiç bir belirtisi bende yok deyip bu profesyonel yardımı reddetmemek lazım. Çünkü hastalığınız başka türlü geçmez. 

Ayrıca mastürbasyonda erken boşalma olmaz. Çünkü masturbasyonda erken veya geç boşalmak kendi elinizde olan bir şeydir. Masturbasyonda erken boşalıyorsanız geç boşalmayı öğrenmelisiniz.
Sizdeki bu erken boşalmayı birde bu şekilde düşünün.

Evliklerin erken boşalma hastalığı nedeni %99 gene psikolojiktir. Ancak %1 lik bölüm bedensel, yapısal bozukluklardan veya organizma hastalıklarından ileri gelir.
1- Prostat hastalıkları ve prostat iltihapları, idrar yolu iltihapları idrar dış kanalını tahriş ettiği erken boşalmaya neden olabilir.
2 – Şeker hastalığında sertleşme sorunu olabildiği gibi erken boşalmaya da sebep olabilir. Çünkü sinir ve damar uçlarını bozukluğu vardır. 3- Penisin sinirsel, kas ve damar hastalıklarında erken boşalma olabilir.

 Psikolojik nedenler:
1- Ergenlik ve gençlik çağlarında yapılan mastürbasyonlar. Nadir olsa da erken boşalmaya neden olabilir.

2- Hanımına çok ilgi duyan, çok aşırı duygulu kimselerde, heyecanlı kişilerde erken boşalmaya olabilir.
3- Uzun süreli yapılan cinsel perhiz sonucu meydana gelen erken boşalma normal kabul edilebilir

Tedavi:
Tedavide cinsel eğitim ve erken boşalmayı kontrol etmek önemlidir. Bunu nasıl yapacağını öğrenmelidir.

Hastalığı kabul edip psikiyatri uzmanına başvurmak önemlidir.
 Psikiyatri uzmanı hastalığın durumuna duruma göre psikanaliz ve ya psikoterapi yapar. Ayrıca ilaç tedavisine de başlayabilir. Bu hastalık için kullanılan ilaçlar var. Ama tavsiyemiz bu ilaçları doktor kontrolünde ve kullanma talimatına göre kullanmanız.
Gene bu amaçla kullanılan sprey ve pomatlar var. Doktorunuz bunları vermişse tarife göre kullanın. Çünkü yan etkileri olan bu ilaçlar cinsel isteksizlik gibi sonuçlar doğurabilir.  

Erken boşalmasını engellemek için çeşitli yöntemler ve metotlar uygulanmaktadır. Erkeğin erken boşalmayı önleyecek bazı metot ve eksersizler şunlardır:

1- Kegel Eksersizi: Penis kökü ve anüs kaslarının çalıştırma eksersizleridir. %60-70 faydalıdır.
https://www.google.com/search?q=kegel+eksersizleri&client=aff-maxthon-maxthon4&channel=t24 

2- Masters ve Johnson Metodu: Birleşme anında yapılacak bazı hareketlerdir.
https://www.google.com/search?q=Masters+ve+Johnson+Metodu&client=aff-maxthon-maxthon4&channel=t24

Bu metotlar ve eksersizler hakkında detaylı bilgi bu linklerde bulabilirsiniz.

DİĞER YAZILARIMIZ 

01 – Penis Boyu Neden Önemlidir?
01 – Penis Boyu Neden Önemlidir?
02 – Genelev Gerçeği
03 – Varikosel ve Tedavisi
04 – Masturbasyon Hakkında Öğrenmek İstedikleriniz.
05 – Erken Boşalma ve Tedavisi
06 – Sertleşme Sorunu ve Tedavisi
07 – Prostat İltihabı ve Tedavisi
08 – Porno ve Zararları
09 – Masturbasyon Perhizi Nedir? Dr. Ali Hatay Perhiz Metodu.
10 – Böbrek ve Oruç
11 – Tıbbi ve Dini açıdan Sünnet olmak kitabın PDF Formatı  
12 – İdrar Damlaması Ve İstibra
13 – Gerdek Gecesi
14 – Sünnet
Ayıca şu adresten kitaplarıma ulaşabilirsiniz:  
https://www.dralihatay.com/kitaplarim.html
Daha Geniş Bilgi, hastalığınız hakkında bilgi alma ve soru sormak için:
Dr. Ali HATAY’in Hasta Odası Soru ve Cevap Panosunu kullanabilirsiniz.

 

Penis Boyu Neden Önemlidir

                                                Op. Dr. MEHMET ALİ HATAY
Penis boyu aslında bu kadar önemli değildir. Takıntı yapanlar için önemlidir. Öncelikle penis hakkındaki gerçekleri bilmek lazımdır.

Penisin boyu doğumda ortalama 2-2.5 cm dir. Ergenlik öncesi dönemde 5-6 cm, ergenlikte 8-10 cm’e ulaşır Ereksiyon yani sertleşen penis boyu ortalama 14-15 cm kadar olabilir.
Normal bir penisin ereksiyondaki boyu 9-11 cm dir. Bir penisin işlev görmesi için bu boyda olması yeterlidir. Penis boyu kişinin boyu ve kilosu ile orantılı değildir. Hele el ayak, burun büyüklüğü ile hiçbir ilgisi yoktur. Bu bilgiler sadece arkadaş ortamında yapılan espri ve geyik muhabbetleridir. Bilimsel bir dayanağı yoktur. İdeal penis boyu diye bir kavramda yoktur. Ancak İdeal bir peniste boy ve işlev bir arada olmalı denilebilir.
Penis boyutu genetik olmakla birlikte, iklim, ırk, gibi etkenlere göre değişir. Mesela Çinliler de küçük, zencilerde büyüktür. Sıcak iklimde (Mesela Arabistan, Afrika) yaşayanların penisi büyüktür. İranlılarınki kalın, İtalyanlarınki ince kabul edilir. Türk erkeğinin penis standardı 13-14 cm kabul edilir.

Penis ya gerçekten küçüktür veya küçük olduğu saplantısı vardır. 

Penis büyütmek için bilinen doğru ve yanlışlar:
1- Penisi büyütmek için yapılan ilaç ve alet kullanımı, cerrahi müdahale kalıcı bir çözüm getirmemekle birlikte risk ve yan etkileri çok fazladır.
2- Cerrahi operasyonlar ancak çok gerektiği halde yapılmalıdır. Ameliyat izi, ameliyat parçası kalıntısı gibi yan etkileri yanında buradaki damar ve sinirlerin kesilmesi nedeni ile sertleşme sorunları da yapabilir.
Ayrıca bu operasyonlar devlet hastanesinde yapılmadığı için serbest piyasada 7-8 bin lira gibi bir maliyet gerektirir.
Anestezi, narkoz riskleri de elbette olacaktır. Bunlara rağmen ameliyat olup pensini 2-3 cm büyüten olmuştur.
En iyisi kendiniz ve doktorunuzun ortak karar vermesi.
3- Penisi büyüten hiçbir ilaç, bitkisel ilaç yoktur. Piyasada satılan ve internete satışı sunulan her ilaç ve bu kisve altında satılanlar aldatmaca kandırmacadır.
Üstelik Sağlık Bakanlığı onayı var deyip, küçük, okunmaz puntolarla yazılan yazılarla ilanların altına konulmakta ve insanlar aldatılmakta takıntıları istismar edilmektedir. Sağlık Bakanlığı bunların hiç birine ruhsat vermemiştir. Sade Köy işleri ve Tarım Bakanlığı bitkisel kökenli olmasına dayanarak ruhsat veriyor ama etkisi hakkında bir şey söylemiyor.
Hele aktarlarda açık halde satılan ve her biri mikrop yuvası, ne olduğu belli olmayan bitkiler faydadan ziyade zarar veriyor.
Bunların karaciğer ve böbreklere zararlı olabileceği de çok açıktır.
4- Penis vakum pompalar penisi büyütmekten ziyade penise zarar veren aletlerdir. Penis damarındaki kanı emerek ve penis dokusu içine hapsederek penisi şişiren bu pompalardan fayda bulan bir kimseyi ne duyduk ne de gördük.
Ama bunu kullanıp sertleşme sorunu yapan ve peniste kalıcı deformasyon, eğrilik, şekil bozukluğu yapan çok hasta gördük.
5- Penis gerdirmek için kullanılan aletler (Traksiyon aletleri) gene aynı sebeplerden dolayı fayda yerine zarar verir.
6- Büyük ve uzun bir penis yerine,  uzun süre sertliğini koruyabilen daha küçük bir penise sahip olmak daha avantajlıdır.
7- Penis takıntısı sadece erkeklerde değil kadınlarda da vardır. Yanlış ve eksik cinsel bilgi kadının da böyle olumsuz bir düşünceye sevk ederek küçük penisle orgazm, tatmin olmama arasında ilgi kurabilmektedir. Hele bunu erkeğe yansıtırsa durum daha da vahim bir hal almaktadır.
8- Hipnoz cinsel terapi olumlu sonuçlar vermektedir. Bu işle uğraşan bir psikiyatri uzmanı bulmak lazım.
9 Penis takıntısı olanların sayısı toplumda fazla yer tutmaz. Ama psikolojisi bozulan bu ergenler interneti aktif kullandıkları için herkeste bu dert varmış gibi algılanır.
10- Bu ergenler genellikle internetten porno seyrettikleri için (Ben bunlara “Pornocu” diyorum.) orada ilaçlarla suni olarak şişirilmiş penisleri görüyorlar birde kendi penislerine bakıyorlar takıntı halinde penislerinin küçük olduğunu zannediyorlar ve aşağılık duygusuna kapılıyorlar.
11- Sizin penisinizle dalga geçen kadınlara sizde vajinasının ne kadar büyük olduğunu söyleyin. 

Sonuç ve Tavsiyeler: 
1- Her şeyden önce penisiniz 9-11 cm’se takıntı yapmaya gerek yoktur. ‘Önemli olan boyu değil işlevidir’ sözü size düstur olsun. Bunu kendinize dert ederseniz sizde takıntı, kuruntu, evham hastalığı başlar. Ki bu psikolojik hastalıklar küçük penis hastalığından daha kötüdür. Ömrünüzü çekilmez hale getirir. Hayattan zevk almanızı engeller.
2- Medyanın olumsuz etkilerinden kendinizi koruyun. Bilhassa pornolardan uzak durun. Pornodaki uzun penislere, saatlerce süren geç boşalmalara aldanmayın.
Buradaki edineceğiniz yanlış bilgiler sizi başta aşağılık duygusu olmak üzere birçok psikolojik hastalığa yakalanmanıza neden olur.
3- Doğru bilgiler edinin. Bu hususta güvendiğiniz yazıları okuyun. Penis boyunu uzattığını iddia eden sitelerden uzak durun. Bu siteler kasıtlı olarak mallarını satmak için penisi küçük gösterdiklerini unutmayın
4- Arkadaş çevrenize dikkat edin. Bilgisiz, cahil, size zarar verecek arkadaşlardan uzak durun.
5- Penis boyu normal sınırlarda olduğu halde hâlâ penisinizin küçük olduğunu düşünüyorsanız, takıntı olmadığını düşünseniz bile bir psikiyatri uzmanından yardım almaktan çekinmeyin. Psikiyatrinin yapmış olduğu hipnoz tedavisinin faydalı olduğu bilimsel olarak ispat edilmiş olduğunu unutmayın.

DİĞER YAZILARIMIZ:

01 – Penis Boyu Neden Önemlidir?
02 – Genelev Gerçeği
03 – Varikosel ve Tedavisi
04 – Masturbasyon Hakkında Öğrenmek İstedikleriniz.
05 – Erken Boşalma ve Tedavisi
06 – Sertleşme Sorunu ve Tedavisi
07 – Prostat İltihabı ve Tedavisi
08 – Porno ve Zararları
09 – Masturbasyon Perhizi Nedir? Dr. Ali Hatay Perhiz Metodu.
10 – Böbrek ve Oruç
11 – Tıbbi ve Dini açıdan Sünnet olmak kitabın PDF Formatı  
12 – İdrar Damlaması Ve İstibra
13 – Gerdek Gecesi
14 – Sünnet
Ayıca şu adresten kitaplarıma ulaşabilirsiniz:  
https://www.dralihatay.com/kitaplarim.html
Daha Geniş Bilgi, hastalığınız hakkında bilgi alma ve soru sormak için:
Dr. Ali HATAY’in Hasta Odası Soru ve Cevap Panosunu kullanabilirsiniz.

 

Genelev Gerçeği

                                                    Op. Dr. MEHMET ALİ HATAY
Genelev erkeklerin şehvetini tatmin için para karşılığında kadınlarla ilişkiye girdiği yerlerdir.
Randevu evleri daha özel yerlerdir. Ama sonuçta amaç aynıdır.
Burada kadınlar bedenlerini para karşılığında satarlar.
Genelevin diğer isimleri: Aşağı mahalle, Kırmızı Fener, koltuk, kerhane, umumhane, fakülte, Hollanda Amsterdam da Red Light District denen mahalle vardır.

Buralarda hiçbir kadın kendi isteği ile çalışmaz. Kadınlara senet imzalatılır böylece ekonomik bağımsızlığı elinden alınır. Uyuşturucu ve alkol alışkanlığı ile maddi ve manevi bağımlılık sağlanır.
İnsanlık ve kadın onurunun hiçe sayıldığı, ayaklar altına alındığı yerlerdir.

Genelevlerin patronu bir kişi gözükse de aslında devlete vergi veren işletme müesseselerdir. Meşhur Genelev patroniçesi Matild Manukyan (Ermeni) yıllarca Türkiye vergi şampiyonu olarak birçok meşhur firmaları, holdingleri sollamıştır. Yani onlardan daha fazla kazanmış ve bu kazancını vergi olarak devlete ödemiştir.
Bu durumdan devlet nasıl faiz, kumar gelirinden memnunsa gelen bu fuhuş parasından da memnundur.

Devlet genelev kadınlarını kayıt altında tutmak için onlara vesika vermektedir. Vesika ticari taksi plakası gibi sayısı bellidir. Türkiye de sayısı 3000 civarındadır. Yani çalışan kadın sayısı 3000 civarında olup bu sayı artmaz, eksilmez. 1968 yılında baş rolleri Türkan Şoray ve İzzet Günay’ın oynadığı “Vesikalı Yarim” filmi, Türkiye de genelev sorununa parmak basmış olsa da yeterli değildir.
Birde 1967 yılında Sadri Alışık’ın ve Fatma Girik’in oynadığı ‘Kız kolunda damga var’ filmi aynı amaçla çekilmiştir. Bununla ilgili birde şarkı olmalı.
Zannederim o zamanlar genelev kadınlarının koluna damga basılıyor,aynı hayvan damgalar gibi damgalanıyormuş. Kadınların ne derece aşağılandığı bir gerçektir. 

Genelevlerin gerekli olduğunu savunanların fikirleri genellikle şunlardır:
1- Genelev olmazsa tecavüzler çok artar. Bunun hakkında bilimsel bir çalışma yapılmamıştır. Sadece fikirdir. Bugün genel ev olmayan birçok şehirde tecavüz olayları artmamaktadır. Tecavüz bir ruh hastalığıdır. Genelev olsa da olmazsa da tecavüz olacaktır.
İnsan güdülerini kontrol etmesini bilmelidir. Kontrol edemiyorsa hayvanlardan farkı yoktur.

2- Genel evlerde kadınlar devamlı kontrol edildiği için cinsel yolla bulaşıcı hastalıklar kontrol altına alınır. Bu da doğru bir şey değildir.
Buradaki kadınlar üç ayda kontrol ediliyor, belki de ayda bir. Fakat şu bir gerçek ki cinsel yollarla bulaşan hastalıkların çoğu genel evlerden kapılıyor. Çünkü kadın hastalığı kaptığı andan itibaren 1 ay süre ile bulaştırıcıdır.
Bir erkekle yattıktan sonra güzel temizlenmeyen bir kadın 10 dakika sonra başka bir erkekle yatarsa (ki çok defa böyle oluyor) hastalığı 2 ci erkeğe doğrudan bulaştırır.

3- Genelev olmazsa kadınlar bunu açık pazar halinde yapar iş kontrolden çıkar: Doğru bir şey değildir. Polis ve ahlak zabıtalarının müdahale ettiği bir yerde fuhuş artmaz. Devlet tarafından göz yumuluyor ondan dolayı fuhuş artıyor.

Genelevleri savunanların dayandığı noktalar bunlardır. Devlet vergi geliri için göz yumduğu genelevlerin sakıncalarını görmezden geldiği, üzerinde durmadığı nokta budur. Böylece genel evlerde birçok gencin hayatı kararmaktadır.

Erkekler neden geneleve gider?
1- Gençlerin birbirini “Milli olmak” amacı ile teşvik etmeleri.
2- Ergenlerin yeni bir kimlik arayışı ve cinsel kimliğini bulma isteği.
3- Evli erkeklerin evlerinde aradığı mutluluğu genelevde bulacağını zannetmesi.
4- Merak. Nefsine uymak.
5- Sertleşme sorunu olanların acaba başka bir kadında denersem sonuca ulaşır mıyım merakı.
6- Ergenlerin erkekliğini ispatlamak için mutlaka gerekli olduğunu zannetmeleri.
7- Zevk ve şehvetinin çok olduğunu ve geneleve gitmenin çare olduğunu zannetme.
8- Cahillik, genelevlerin zararının bilinmemesi. Bu evleri devlet tarafından işletildiğinin düşünülmesi.Zararsız ve sakınca olmadığının zannedilmesi.
9- Arkadaşların “Evlenince başarılı olmasın” diyerek yanlış bilgi vermesi

Genelevler gitmenin sakıncaları ve zararları şunlardır:
1- Tıbbi Sakıncası: Genelevden bulaşan bir mikrop prostata yerleşirse prostat iltihabına dönüşür. Bu mikroplar çok dirençli ve verdiği zarar çok fazla olduğu için tedavisi zor ve çok uzun sürer. Şikayetler daha şiddetlidir. Başka bulaşıcı hastalıklar da olabilir. Bunlar frengi, AİDS, HPV dediğimiz virüslü sivilce, mantar, üretrit, klamidya enfeksiyonu dediğimiz penisin akıntılı hastalığı en sık görülenleridir.
Oradaki kadınlar temiz diyemeyiz. Daha önceki bir kişide hastalık varsa, kadın temizlenmeden (temizlense bile) ikinci bir kişi ile temas olması hastalığın bulaşmasına neden olur.

2- Psikolojik Sakıncası: Arkadaşları arasında milli olmak için gönderilen bir ergen orada geçireceği ruhi ve psikolojik travmayı ömür boyu  üzerinden atamayarak psikiyatri hastalığına neden olabilir. Bunlar psikolojik erken boşalma, sertleşme sorunları, aşağılık duygusu, güvensizlik sinir, stres, ruhi depresyon, ruhi deformasyon, hayal kırıklığıdır. Bu hastalıkların hepsi genelev kökenlidir.
Çok defa evlilik hayatındaki cinsel hayatı hayal ederek giden kimseler aradığını burada bulamıyor ve hayal kırıklığına uğruyor. Kendi ailesi ile genelev kıyaslanır mı? Kadının aceleci olması, sertleşmeyi aceleye getirmesi, erkeklerden intikam almak amacı ile erkeği küçük görmesi, kişinin penisi ile dalga geçmesi bu psikolojik sorunları beraberinde getiriyor.
Aşağılık duygusu, mahcup olma, depresyon, çekingen olmak, güvensizlik kişide penis küçüklüğü takıntısı, erken boşalma, sertleşme sorunları olarak ortaya çıkar.

3- Ahlaki ve Sosyal Sakıncası: Burada çalışan kadınlar zavallılardır. Hepsinin annesi babası, kardeşi vardır ve istemeden bu yola düşmüşlerdir. Müşterisinin bir anlık zevki için kendini feda eden kimselerdir. Birilerinin kız kardeşi, anası halası, teyzesidir.
Hiç kimse anasının bacısının burada çalışmasını istemez. Peki, bu kadınların abisi, babası yok mu? Onlarda toplumun bir bireyi değil midir?

4- Kişisel Sakınca: Kişi sağlıklı bir düşünceyle bile genelevin sakıncasını mantığın da bulabilir.
Kalbinin derinliklerinde bu işin yanlış olduğunu bilir.
Birçok erkeğin el vurduğu bir et parçasına kendinin el vurması ve bundan zevk alması nasıl bir düşüncedir?
Bulaşıcı hastalık kapma riski (Aids gibi ölümcü hastalıklar dâhil), psikolojik hastalığa yakalanma riskini göze alarak, üstelik bunun için para vererek yapmayı hangi akıl hangi mantık hangi düşünce kabul eder?

5- Dini Sakıncası: Bu işlem zinadır. Allah yasaklamıştır. (İsrâ Suresi Ayet 32, Nur Suresi Ayet 2). Zina insanı helake (yok olmaya, Cehenneme) götüren ikinci büyük günahtır. Bilmeden gaflet ile yapılmışsa ahrette büyük cezası vardır. İnanan insanlar için böyledir inanmıyorsa,zaten mesele yoktur. Ama kendini samimi olarak İslam dininden kabul eden ve bunu his eden kimse İslamın emirlerine uymak zorundadır.
Bence geneleve gidip zina yapmanın en sakıncalı durumu budur. Allah’ın yasakladığı bir şeyi yapmak Allah’ a ve peygambere savaş açmaktır.
‘Ben seni Allah olarak tanımıyorum emirlerine uymuyorum’ demeye cesaret ister. Bir anlık zevk (zevk olsa bari) dünya ve ahreti kaybetmek akıl kârı değildir. Şahsen ben Allah’a savaş açmam/açamam, açacak olana da yol gösteremem. Bunun hesabından korkarım.

SONUÇ ve ÇARE:
Erkeklerde terbiye edilmemiş bu nefis, devlette bu ilgisizlik ve vergi hevesi oldukça genelev problemi devam edecektir.
Her insanda nefis vardır. Bu nefis kişinin hayatını idame ettirmesini sağlar. Yemek, içmek, soğuktan barınmak nefsin istekleri olduğu gibi neslini devam ettirmek nefsi de kendini cinsel birleşme ile gösterir. Çoluk, çocuğa, torun ve torbaya karışmak ister. Bu duygu insanın içgüdülerinde vardır.
Cinsel istek, nefis, zevk nesli devam ettirme güdüsü normal yollardan yapılmalıdır. Nesli devam ettirme cinsel yolla olacağı için cinsel hayatı meşru yollardan sağlamak gerekir. Bunun yolu dini ve ahlakî olarak evliliktir. Bu nedenle evlilik dışı ilişkiler dini, ahlakî olarak toplumda ve sosyal hayatta hoş karşılanmaz.
Günümüzde evlilik yaşı ileri yaşlara kaymıştır. Bunun ekonomik ve sosyal birçok sebebi vardır. 25-30 yaşına gelen bir genç
evlen(e)memektedir. Evlenmek için haklı olarak sosyal hayatını düzene sokmak istemektedir. (Ekonomik özgürlük, evlenmede seçicilik, meslek sahibi olmak, kariyer yapmak gibi.).  Peki bu gencin cinsel ihtiyaçları nasıl karşılanacak? Cinsel ihtiyaç aynı ekmek, su ihtiyacı gibidir. Bunların karşılanması gerekir.

Masturbasyon hakkındaki kitapçığıma şu linkten bakabilirsiniz:

https://www.dralihatay.com/soru-ve-cevaplarla-masturbasyon.html

Sonuç ve Tavsiyeler:
1- Her şeyin başı eğitim olduğu için gençleri bu hususta eğitmek gerekir. Aile, okul eğitimlerinde cinsel konular hakkında sağlıklı bilgiler verilmeli.
2- Ergenlik çağında çocuklara sahip çıkmalı. Yanlış yollara sapmaları önlenmeli.
3- Genelevlerin yukarıda saydığımız sakıncalarından bahsedilmeli.
4- Arkadaş çevresine dikkat etmeli.
5- Evlenmeleri hususunda teşvik etmeli, destek olmalı.
6- Çocuklara nefis terbiyesi, sabrı, tevekkülü öğretmeli.

DİĞER YAZILARIMIZ:

01 – Penis Boyu Neden Önemlidir?
02 – Genelev Gerçeği
03 – Varikosel ve Tedavisi
04 – Masturbasyon Hakkında Öğrenmek İstedikleriniz.
05 – Erken Boşalma ve Tedavisi
06 – Sertleşme Sorunu ve Tedavisi
07 – Prostat İltihabı ve Tedavisi
08 – Porno ve Zararları
09 – Masturbasyon Perhizi Nedir? Dr. Ali Hatay Perhiz Metodu.
10 – Böbrek ve Oruç
11 – Tıbbi ve Dini açıdan Sünnet olmak kitabın PDF Formatı  
12 – İdrar Damlaması Ve İstibra
13 – Gerdek Gecesi
14 – Sünnet
Ayıca şu adresten kitaplarıma ulaşabilirsiniz:  
https://www.dralihatay.com/kitaplarim.html
Daha Geniş Bilgi, hastalığınız hakkında bilgi alma ve soru sormak için:
Dr. Ali HATAY’in Hasta Odası Soru ve Cevap Panosunu kullanabilirsiniz.

 

Böbrek ve Oruç

                                Op. Dr. MEHMET ALİ HATAY
Başlıklar:

1- Böbrek ve görevleri.
2- Orucun önemi ve faydaları.
3- Orucun vücuda etkisi.
4- Oruç ve sağlık yönünden yapılması gerekenler
5- Böbrek hastalıkları ve oruç
6- Böbrek hastalarında Ramazan diyeti.
 

1- Böbrek ve görevleri:
Böbrek, insan vücudunun en önemli organlarından biridir. Önemli olmasının nedeni yapmış olduğu görevlerden dolayıdır. Hepimiz böbreğin sadece kanı süzdüğünü zannederiz. Aslında böbreğin 6 önemli görevi vardır.

1-Metabolizma sonucu meydana gelen artıkları ve toksik maddeleri atmak
2-Vücutta su ve kan hacmini düzenlemek
3-Vücutta elektrolit dediğimiz iyon dengesini düzenlemek.
4-Kan basıncını düzenlemek.
5-Hormon salgılamak.
6-Vücudun asit baz dengesini ayarlamak.

2- Orucun önemi ve faydaları:
Oruç, İslâm dininin 5 farzından biridir. Orucun hem maddi hem de manevi faydaları vardır. Maddi faydası insan vücudunun üzerine olan olumlu etkileridir. Manevi faydası ise Allah’ın bir emrini yerine getirmek ve sevap kazanmaktır. Hemen başta belirtelim oruç sadece Allah emir ettiği için yapılan bir ibadettir. Zayıflamak, vücuduma faydası olacak, organlarım dinlensin, tıp bakımından faydalıdır diye yapılan bir işlev değildir. Sadece Allah rızasını hatta Cennet’e girmek için yapılan bir ibadet değildir. Bunun önemini anlayınca hastalarında neden oruç tutmasını gerektirdiğini anlayabiliriz.

Bunu belirttikten sonra gelelim orucun maddi faydalarına yani vücuda tıbbi ve topluma olan faydalarına:
1- Bir sene boyunca çalışan insan vücudundaki, böbrek, mide, karaciğer gibi organlar oruç aracılığı ile dinlenme imkanı bulur.
2- Oruç insan nefsinin aşırı isteklerine ve ihtiraslarına engel olur. Oruç tutanlar daha sabırlıdırlar. İradeleri kuvvetlenir. Hastalıkları yenmenin ve sağlıklı yaşamanın irade ile direk bağlantısı vardır. Sigara ve kötü alışkanlıklar bu sayede bırakılır. Oruç bunu sağlar.
3-Oruç, toplumun ahlâkını iyiye ve güzele götürür. Toklar açların halinden daha iyi anlarlar. Bu nedenle yardımlaşma, acıma, şefkat ve merhamet duyguları gelişir.

3- Orucun vücuda etkisi:
Oruç, insan sağlığının olumlu etkiler. Bu etkinin bir çeşidi de kan ve idrar tablosu üzerindedir. Böbrek kan dolaşımı kan üzerine direk etkili olduğu için orucun böbrek üzerine olumsuz bir etkisi görülmemiştir. Yapılan araştırmalarda 12-18 saatlik açlık ve susuzluk devresinin, serum protein fonksiyonları üzerinde belirli bir değişme tespit edilmiştir.
Ege Üniversitesi’nde yapılan bir araştırma sonuçları şöyledir.
– Oruçluda kandaki üre artmamıştır.
– Kandaki protein miktarları azalmamıştır.
– Kan şeker seviyesinde sadece yüzde 84 mg’a kadar bir düşüş görülmüştür.
– Serbest yağ asitleri artmamış, hatta eksilmiştir. Asitlerin kandaki miktarları artmıştır.
– İdrarda aseton tespit edilememiştir. Kanda yağ miktarı fazla olan kimselerde, oruçla, serum trigliseridi ve kolesterol konsantrasyonunun azaldığını tespit etmişlerdir. Bu durum, damar sertliğinin düzelmesine güzel bir zemin teşkil eder. Orucun müspet bir tesiri de kan yapımı üzerindedir. Oruçlu iken kandaki besinler en az seviyeye düşünce, kemik iliği uyarılır. Bu yüzden, kanlı kişilerin tersine, kansızlık çekenler, oruç tuttuklarında daha kolay kan yaparlar.

Bu durumda orucun insan sağlığı için mükemmel bir vasıta olduğunu görülmektedir.

4- Oruç ve sağlık yönünden yapılması yapılması gerekenler:
1-Ramazan ayında vücudun değişen düzene uyum sağlaması genellikle 3 hafta sürer. Bu durum böbrek ve kalp hastalarının tedavisinde bazı zorluklara yol açarak, ilaç alım saatlerinin yeniden düzenlenmesini gerekir

2-İftarda yağlı yemekleri fazla miktarda yememeleri, Oruçlarını açtıktan sonra, bir müddet dinlenip, yemeğe yavaş yavaş devam etmeleri önemlidir. Yemekleri daha çok sıvı nitelikle gıdalardan tercih etmeleri, kızartmalardan, yağlardan uzak durmaları bilhassa önemlidir.
Her türlü fazla gıda sindirim sisteminde ve organlarımızda birikerek fuzuli bir yer işgal eder ve organın görevini yapmasını engelleyerek gerekli hücrelerin yeteri kadar ve dengeli beslenmelerine engel olur.
Vücut, kendisine verilen gereksiz besinlerin kötü etkisinden korunabilmek için sindirim organlarının görevlerinde azaltma yaparak mide-barsak-karaciğer ve böbrek hastalıkları ve şikâyetlere başlar.
Orucun böbrek yetersizliklerini iyileştirmedeki üstün faydalarından bahsederken araştırıcıların önemli tespitleri vardır. Açlık, kandaki toksik maddelerin düşmesine ve hatta organizma tarafından kullanılmasına sebep olarak böbreklerin yükünü önemli derecede azaltmaktadır.

Yemeklerde karbonhidrat, protein ve yağlara da dikkat edilmesi gerekir. Karbonhidrat ihtiyacının karşılanmasında ekmek, beslenme alışkanlığımızın vazgeçilmezidir. Beyaz undan yapılan ekmeği ise sağlık açısından önerilmez, sindirimi kolay olduğu için çabuk acıktırıyor.
Ramazanda yaygın olarak yenen pide için de aynı şey geçerlidir. Çok tahıllı kepek ekmeği tavsiye ediyoruz. Oruç tutanlar için özellikle bol tahıllı kepek ekmeği oldukça faydalıdır. Sindirimi zor olup geç acıktırır. Ayrıca makarna, pilav, mantı gibi yemekler garnitür olarak çok az yenmeli, bulgur daha çok tercih edilmelidir. (alıntı)

5- Böbrek hastalıkları ve oruç:
İlk önce şunu belirtmekte fayda var. Orucun normal insan böbreği için çok faydalı olduğunu söylemiştik. Orucun her böbrek hastalığında böbrek üzerine olumsuz etkisi yoktur. Nasıl her kalp hastalığı veya her mide hastalığı oruca engel olmadığı gibi her böbrek hastalığında da orucun olumsuz etkisi olmayıp belirli ve ilerlemiş böbrek hastalarına etkisi olabilir.

Ramazan ayının başlangıcında bize gelip “Doktor bey ben böbrek hastasıyım oruç tutayım mı?” diyen hastalar çoktur. Burada bir ayrım yapmak zorunludur. Basit bir böbrek iltihabı, küçük bir taş veya kum rahatsızlıkları, prostat veya idrar boşaltım yolu gibi basit hastalıklarında oruç tutmaya engel bir durum yoktur.
Asıl önemli olan böbrek fonksiyonunu bozan böbrekte kalıcı hasar meydana getiren böbrek yetmezliği gibi hastalıklardır. Ama bizim halkımız bütün böbrek hasatlıklarını aynı kategoriye koyarak orucun sakıncalı olduğunu yanlış olarak düşünmektedirler.

Bir böbrek hastasının oruç tutmaması gerektiğini söyleyebilmek için bazı kriterlere ihtiyaç vardır.
Bir defa doktor hastası hakkında tam bilgi sahibi olmalıdır. Hastanın takibini bizzat kendisi yapması gerekir. Hastalığın gidişatı, tedavisi ve çıkan yan etkiler, sonuçları yönünden takip altına alması şarttır. Hastayı ilk defa gören ve tetkik ve tahlillerini bile yaptırmadan “Sen böbrek hastasısın oruç tutmazsan da olur” diyen doktorun sözlerine itibar edilmez. Hatta bazı doktorlar ” Sen oruç tutuma günahı benim üzerime” diyenlere hiç güvenilmemelidir. Uzmanda olsa bu böyledir.

İslamiyet buna bir sınır getirmiştir. Oruç tutmama kararını hâzık bir doktorun yani güvenilir dindar bir doktorun, işinin ehli, uzman bir doktorun vermesini şart koşmuştur.

Böbrek yetersizliğinde böbreğin çalışma ve fonksiyonu çok önemlidir. Bunun dereceleri; Küçük bir yetersizlikten diyalize giren hastalara kadar değişir. Bizim bahsedeceğimiz küçük yetersizlikler ve orta derecede olanlardır. Diyalize (böbrek makinesi) giren hastalar zaten orucu bozacak işlemler yapıldığı için konumuz dışıdır. Böbrek yetersizliğinde su içmek kesin tedavi olduğu için ve buna uymadığı zaman hastalıkları ilerleyecek olursa tutmaları sakıncalı olabilir. Çünkü bunlar çok defa iftarla sahur arasında su açıklarını kapatamazlar. Fakat iftarla sahur arasında 2-2.5 litre su içenler için bu mahsur olmayabilir.

Böbrek hastaların alacağı sıvı miktarı günlük çıkarılan idrar oranına bağlıdır, Pratik olarak şu formülle hesaplanır.
Alınacak Sıvı Miktarı 24 Saat x 0,5 x Ağırlık x 1 gün önce çıkarılan idrar miktarı.

Bize gelip “Oruç tutayım mı” diye soran hastalarımıza tavsiyemiz şu oluyor. Şayet daha önce hiç görmediğimiz bir hastaysa “Geçen sene ne yaptın? Oruç tutuğun halde rahatsızlandıysan tutma. Veya 1-2 gün orucunuzu tutun kendinizde oruç tutma kuvveti buluyorsanız tutmaya devam edin. Ama bir rahatsızlık olursa tutmayabilirsiniz. İyi olunca kazasını tutarsınız veya fidyesini verirsiniz. Takip ettiğimiz hastaysa zaten hastanın durumuna göre yapacağı işlemi söylüyoruz ve hastayı gönül rahatlığı ile gönderiyoruz, böylece hastanın oruç gibi önemli bir ibadetine engel olmuyoruz.

6- Böbrek hastalarında Ramazan diyeti:
1- Kalorinizi yükseltmek için çay, ıhlamur, et suları, tuzsuz yağ, nişasta, şeker, sade akide şekeri, pişmaniye, sade lokum yiyebilirsiniz.
2- Sebzeleri yıkadıktan sonra küçük parçalara bölüp haşlayın, haşladığınız bu suyu dökün, yağ istenirse et ilavesi ile pişirin. Yemeklerin suyunu yemekten kaçının.
3- 1 yumurta 1 köfte kadar (30 gr ) et aynı değerdedir. İstenirse birinden biri yenebilir.
4- 1 köfte kadar (30 gr) et yerine 3 yemek kaşığı kuru fasulye, nohut, kara bakla, barbunya, mercimekten birini yiyebilirsiniz.
5- Etlerden koyun etini ve tavuk beyaz etini ve balığı tercih ediniz.
6- Bitkisel sıvı yağlar ve zeytinyağı kullanınız.
7- 5 öğünde az az, sık sık besleniniz. Yemeklerinizi yavaş yiyiniz.

Yenilmemesi gereken yiyecekler: 
1- Önerilenden fazla süt, yumurta, et, balık, dil ve işkembe (işkembeyi 10 günde bir yiyebilirsiniz).
2- İçeriği bilinmeyen çörek, kek, kurabiye, pastalar
3- Konserve, turşu, salamuralar, sucuk, pastırma, sosis, salam, sakatatlardan karaciğer, beyin, böbrek, dalak, yürek.
4- Çikolata, kuruyemişler, meşrubatlar, boza, kahve, kakao, neskafe
5- Tahin helva, tahin, pekmez
6- Bulgur
?- Pancar, bakla, ıspanak, pazı tatlı kabağı,. mantar, enginar, asma yaprağı,karalahana
8- Muz, kavun
9- Tuz ve tuzlu yiyecekler, kabartma tozu, et suyu tabletleri

DİĞER YAZILARIMIZ:

01 – Penis Boyu Neden Önemlidir?
02 – Genelev Gerçeği
03 – Varikosel ve Tedavisi
04 – Masturbasyon Hakkında Öğrenmek İstedikleriniz.
05 – Erken Boşalma ve Tedavisi
06 – Sertleşme Sorunu ve Tedavisi
07 – Prostat İltihabı ve Tedavisi
08 – Porno ve Zararları
09 – Masturbasyon Perhizi Nedir? Dr. Ali Hatay Perhiz Metodu.
10 – Böbrek ve Oruç
11 – Tıbbi ve Dini açıdan Sünnet olmak kitabın PDF Formatı  
12 – İdrar Damlaması Ve İstibra
13 – Gerdek Gecesi
14 – Sünnet
Ayıca şu adresten kitaplarıma ulaşabilirsiniz:  
https://www.dralihatay.com/kitaplarim.html

Daha Geniş Bilgi, hastalığınız hakkında bilgi alma ve soru sormak için:
Dr. Ali HATAY’in Hasta Odası Soru ve Cevap Panosunu kullanabilirsiniz.

 

Empotans (Sertleşme Sorunu)

Sertleşme Sorunu Sebepleri
Op. Dr. MEHMET ALİ HATAY

  1. Hormonal Nedenler: Beyin ve testis dokusunun salgılamış olduğu hormonların eksiklikleri. Testosteron (erkeklik hormonu), Prolaktin ve FSH (yumurtayı uyarıcı hormon) eksikliği sertleşme den sorumlu hormonlardır.
  2. Guatr ve tiroit bezi hastalıkları dolaylı olarak sertleşme sorunu yapabilir.
  3. Norojenik Nedenler: Beyin ve omurilikten gelen sinirlerin penis kaslarını çalıştırmaması sonucu meydana gelir. Bu sinirlerin alkol, şeker hastalığı, vitamin yetersizliği gibi etkenlerden dolayı yapısal bozukluklarda penis sinir, kas ve damar çalışma düzenini bozar.
  4. Damarsal Nedenler:
    4.a. Atardamar sebepleri: Penise gelen kan miktarının azalması sonucu olur. Bir penisin sertleşmesi için penis kan akımının 7 kat artması gerekmektedir. Tam sertleşmede damar basıncı 100 mmHg dır. Bu kanın gelmesini engelleyen damar cidarının kalınlaşması veya herhangi bir seviyede tıkanıklık sertleşme bozukluğuna neden olur.
    4.b. Toplar Damar Sebepleri: Sertleşmede toplar damarlarında rolü büyüktür. Bu damarlarda kan birikmeyecek olursa sertleşme olamayacağı gibi erken boşalma gibi şikâyetlerde meydana gelir.
  5. Psikolojik Sebepler: Performans kaygısı, başarısızlık korkusu, ön sevişmenin kısıtlılığı, travmatik cinsel deneyimler, bozuk aile ilişkileri, ortam şartları uygunsuzluğu, utangaçlık, çekingenlik, kültürel özellikleri, cinselliğe bakış açısı, eşiyle ilişkisi, işyerindeki problemler, sertleşme sorununa neden olan psikolojik nedenlerdir.
  6. İlaçlar: Tansiyon için kullanılan ilaçlar bu duruma sıklıkla yol açar. Bazı kalp krizi önleyici ilaçlar, idrar söktürücü ilaçlar, depresyon önleyici ilaçlar, sinirleri yatıştırıcı bazı ilaçlar, bazı hormon ilaçları sertleşme sorununa neden olur. Uyuşturuculardan kokain, eroin, marihuana sertleşme problemine neden olur.
  7. Ayrıca sigara damar sertliği yaparak, alkol sinirlerin yapısını bozduğundan dolayı empotans nedendir.
  8. Alkol sinir uçlarını bozduğu için beyinden gelen uyarılara cevapsız kalan penis sertleşme sorunu yapar.
  9. Dış müdahale ile meydana gelen empotans: Karın büyük ameliyatları, böbrek nakli, şua tedavileri, bel fıtıklarının ameliyatları, mide barsak ameliyatları, prostat kanserlerinden sonra prostatın tümden çıkarılması., penis ameliyatları sonucu empotans meydana gelebilir.
  10. Diğer Hastalıklar:
    Şeker hastalığı: Sertleşme problemi yapan en sık görülen hormon hastalığıdır. Hem sinirleri hem de damarları bozarak olumsuz etki yapar.
    Kolesterol damar sertliği yapığı için sertleşme sorunlarına neden olur.
    Kan hasatlıkları, kansızlık, aneminin bazı şekilleri sertleşme sorunu yapar.
    Böbrek hastalıkları: Böbrek yetmezliği nedeni ile diyalize (Böbrek makinesi) giren hastaların % 50 sinde empotans meydana gelir. Kanda erkeklik hormonunu düşmesi ve birçok ilaç kullanımı nedeni ile olur.
    Diğer hastalıklar: Kalp krizi geçirenlerde, safra kesesi ameliyatı olanlarda, Karaciğer hastalığı olanlarda, bazı kanser hastalıklarında sertleşme problemleri olur.

Sertleşme Probleminin Tedavi nasıl yapılır?

Tedavi her şeyden önce nedene yöneliktir.

  1. İlaçlar: Atar damar yetersizliklerinde damar içerisine damar büzücü ilaçlar verilir. Amaç daha çok kan gelmesi ve kanın penis içerisinde daha çok kalmasını sağlamaktır. Birleşmeden hemen önce yapılır. 30 dakika ile 1 saatlik sertleşme sağlanır. Bu da amaca uygundur.
  2. Vakum yöntemi: Vakum meydana getiren bir alet ve kavanoza benzeyen bir aygıtın içerisine penis konulur. Aletin vakumu sayesinde kan penis içerisine dolar. Bu sırada penis kök kısmına elastik bandajlar yerleştirilerek kanın geri kaçması önlenir. Yapılan bu işlem penisin sertleşmesini sağlar. % 60- 70 başarı sağlasa da kullanımı pratik değildir. Yan etkileri fazladır.
  3. Cerrahi Yöntemler: Şayet damar darlığı varsa ameliyat ile bu giderilir. Şant ameliyatları denilen bazı ameliyatlar ile penisin içyapısındaki damarlar karnın çeşitli damarları ile ağızlaştırılarak penisin daha çok kanlanması sağlanır.
  4. Penis Protezleri: Protezden önce mutlaka diğer metotlar uygulanmalı ve sonuç alınamazsa denenmelidir. Penis içerisine takılan çok çeşitli protezler vardır. Hidrolik prensiplerine göre çalışan protezler de vardır. Protezin bir ucuna balon konulur.Alet içerisinde sıvı vardır. Penisin sertleştirmek istendiği zaman bu balon pompalanarak protez şişirilir ve sertleşme sağlanır.
  5. Hormonsal Tedavi: Erkeklik hormonu ve diğer hormonlar ancak bu hormon yetersizliğinde kullanılır.
  6. Psikolojik Tedavi: Psikoanalitik, hipnoz, davranış bozukluğu tedavileri bir psikiyatrisi uzmanı yardımı ile sağlanır. Eşi ile birlikte yanlış bildikleri bir şey varsa bunun doğrusu öğretilir.
  7. İlaç tedavisi: Günümüzde bu amaçla kullanılan ilaçlar vardır

Özetleyecek Olursak:

Sertleşme nedenleri 3 ana başlık altında toplanır.

  1. Patolojik: Penisin damar veya yapısal bir bozukluğu.
  2. Fizyolojik: Penis fonksiyon bozukluğu.
  3. Psikolojik: Stres ve heyecan gibi sebepler

Bu sebeplerin ayrımını yapmak için bazı tetkik ve tahlillere ihtiyaç vardır. Sertleşme şikâyetleri olan kimselerde hemen psikolojik teşhisi konulmamalıdır. Yapılabilecek tetkik ve tahliller şunlardır. Penis doppler ultrasonu, penisin uyaranlara cevap verme testleri, kanda bilhassa testosteron hormonu olmak üzere bütün hormon tahlilleri, geniş biyokimya ve kan sayımı tahlili.

Bu tetkik ve tahlillerde bir şey bulunursa tedavi buna göre yapılır. Ama bir şey tespit edilmezse psikolojik kabul edilir. Bu durumda da bir psikiyatri uzmanından yardım alınır.

DİĞER YAZILARIMIZ:

01 – Penis Boyu Neden Önemlidir?
01 – Penis Boyu Neden Önemlidir?
02 – Genelev Gerçeği
03 – Varikosel ve Tedavisi
04 – Masturbasyon Hakkında Öğrenmek İstedikleriniz.
05 – Erken Boşalma ve Tedavisi
06 – Sertleşme Sorunu ve Tedavisi
07 – Prostat İltihabı ve Tedavisi
08 – Porno ve Zararları
09 – Masturbasyon Perhizi Nedir? Nasıl Yapılır? Dr. Ali Hatay Perhiz Metodu.
10 – Böbrek ve Oruç
11 – Tıbbi ve Dini açıdan Sünnet olmak kitabın PDF Formatı  
12 – İdrar Damlaması Ve İstibra
13 – Gerdek Gecesi
14 – Sünnet
Ayıca şu adresten kitaplarıma ulaşabilirsiniz:  
https://www.dralihatay.com/kitaplarim.html

Daha Geniş Bilgi, hastalığınız hakkında bilgi alma ve soru sormak için:
Dr. Ali HATAY’in Hasta Odası Soru ve Cevap Panosunu kullanabilirsiniz.
14 – Sünnet
Ayıca şu adresten kitaplarıma ulaşabilirsiniz:  
https://www.dralihatay.com/kitaplarim.html

Daha Geniş Bilgi, hastalığınız hakkında bilgi alma ve soru sormak için:
Dr. Ali HATAY’in Hasta Odası Soru ve Cevap Panosunu kullanabilirsiniz.

 

Varikosel

Op. Dr. Mehmet Ali Hatay

Varikosel; Testisi saran toplayıcı damarların genişlemesi ve içerisinde kanı toplanmasıdır. Bu toplana kan testisin ısısını artırır ve sperm kalitesini bozar. Büyük oranda sol tarafta olur. Çok az olarak her iki tarafta veya sağ tarafta görülür. Varikosel hastalığın önemi kısırlık yapmasıdır.
Varikosel bir damar hastalığı ve damarın yetersizliğidir. Bazen testis travmalarından sonra ortaya çıkar. Ama en sık neden çok ayakta durmaktır. Fırıncılarda, berberlerde sık görülür. En sık geneç erkeklerde görülür. 30 yaşından sonra ve ergenlik öncesi nadirdir.  

Varikosel çeşitleri:
 

Varikosel klinik, tahlil ve ultrason sonucunda göre derecelendirilir.
1. Derece varikosel: Klinik varikosel de denir. Damarlar çok az ele gelir. Sperm tahlili normal, doppler ultrasonda damar genişliği çok azdır.
2. Derece varikosel: Damarlar ele gelir, sperm tahlilinde az bozulma vardır, Doppler ultrasonda damar genişliği fazladır. Genellikle 2-3 mm dir.
3. ve 4. Derece varikosel: Damarlar geniş ve kalın olarak ele gelir. Sperm tahlilinde bütün değerler çok bozulmuştur. Ultrasonda damar genişliği çok olup 3mm den fazladır.
Varikoselin diğer derecelendirmesi şudur:
1- Stop tipi varikosel: Valsalva manevrası yani ıkınma ile yapılan harekette reflü akımı (Geri akım, kaçak) testis damarı içindeyse ve akım olmuyor, hareketsizse stop tip varikosel diye adlandırılır, Genellikle Grade 1 derecelendirmesine uyar ve klinik varikosel olarak adlandırılır. Ameliyat kararı spermiogram tahliline göre konur. Çok defa acil bir ameliyata gerek kalmaz.
2- Şant tipi varikosel: Testis damarı içindeki venöz kanlanma vardır. Valsalva manevrası ile devamlı reflü vardır. Buna da şant tipi varikosel denir. Klinik olarak Grade 2-3 derecelenmesine uyar. Sperm değerleri çok defa düşüktür, ve ameliyat edilmesi gerekir.

Belirtileri:
Vakaların çoğu belirti vermez. Ömür boyu süren ve evlenip çocuğu olan varikosel hastası çok fazladır. Bazen ağrı yapar, testiste çekilme hissi verir. Bilhassa ayakta dururken ve sıcakta damarlar belirginleşir ve ele gelir. Hasat ağrı ve damarların eline gelmesi şikayeti ile doktora başvurur. Çekline doppler ultrasonda teşhis konulur. El ile teşhi çok defa yeterli olurken bazen tecrübeli doktor bile yanılabilir. Doppler ultrasonun çekilme sebebi hem reflü yani kaçak kan var mı hemde damarların çapını ölçmek içindir. Çünkü sperm tahlili ile birlikte ameliyata karar verilecek kriterler bunlardır.

Tedavi:
Hasta evli çocuk sahibi ve bir şikâyeti yoksa sperm değerleri iyiyse koruyucu tedbirler ile hastalık tedavi edilir. Fakat hiçbir zaman unutulmamalıdır ki varikosel ilerleyici ve eninde sonunda kısırlık yapan bir hastalıktır. Ameliyat erken yapılırsa testis hücreleri kurtarılacağı için iyidir.

Ameliyat:
Basit bir ameliyattır. Sabah ameliyat olan hasta akşamüzeri taburcu olabilir. Ameliyattan 2 saat sonra su ve yiyecek serbesttir.

Ameliyat 20 dakika sürer. Mikro cerrahi 40-45 dakika daha uzun sürer. Masa başı işi olanlar 3 gün sonra iş başı yaparlar. Normal işi olanlar 5-7 gün sonra iş başı yapar. Spor, futbol veya ağır sporlara, fitness için 2 ay sonra izin verilir.
Bölgesel uyuşturma ile gerçekleştirilir. Çok defa narkoz vermek gerekmez. Bu kararı narkoz doktoru hastanın durumuna (Kalp, akciğer) ve kan tahlillerine göre verir.
Ameliyat 2 şekilde yapılır.
Klasik: Ameliyat için kasık bölgesinin üzerinden açılır. Genişlemiş toplardamarlar bağlanır.
Mikro cerrahi: Yine kasık kanalından açılır. Bu defa mikroskop altında atar ve toplardamar ayrımı yapılarak damarlar bağlanır.​ Son zamanlarda mikro cerrahi ile ameliyat yapılmasının daha avantajlı olduğu kongrelerde sunulmaktadır. Bu kararı biraz da ameliyat yapacak doktora bırakılması daha iyidir. Sebebi de her varikosel aynı olmamaktadır. Ameliyat sonrası tohum hücreleri tahlili 3 ay sonra tekrarlanır ve sonuç değerlendirilir. Bazen varikosel ameliyat kısırlık yönünden sonuç vermemektedir. Bunun sebebi; Kısırlık sebebinin sadece varikosel olmamasıdır. Kısırlık sebebi sadece varikoselse sperm değerlerinin düzelme ihtimali %80 dir.

Varikosel hakkında sık sorulan sorular:  

Tedavide ameliyat şart mıdır?
Her varikoselde ameliyat şart değildir. Sperm tahlili normal, şikayetleri olmayanlar ve bekârlarda ameliyat ertelenebilir. Ama varikosel ilerleyici bir hastalık olduğu için kontrol 6 ay da bir veya 12 ayda bir sperm tahlili yapılır. Evli, çocuk isteyen çiftler, varikoseli ileri derece olanlarda ameliyat gerekir.

Ağrı için hiçbir zaman ameliyat olmamalıdır. Çünkü ameliyat sonrası ağrı devam edebilir.
 
Ameliyat sonrası ağrılar ve şişlik ne kadar devam eder ?
Ameliyat sonrası ameliyata bağlı şişlik veya ağrı çok defa görülür. Ağrının nedeni açıklanamazsa da şişlik damar ve sinir düzenini bozulmasından dolayısı ile kan akımının zorlaşmasında ileri gelir. Ameliyatın erken döneminde ödem (cilt altına sıvı toplanması) normaldir. Bu şişlik 15 gün veya 1 ay kadar devam edebilir. Bu süre içerisinde ağrı olabilir. 1 aydan fazla devam eden ağrılar ve şişlik için tekrar kontrol etmek gerekir. Su veya kan toplanması, iltihap, cilt altı sıvının artmış olması gibi sebepler araştırılır. Bunun için ultrason çekmek gereklidir.

Ameliyat sonrası damarlar elime geliyor neden?
Varikosel ameliyatında damarlar çıkarılmaz. Sadece damarlar bağlanır ve erimeye bırakılır. Erimesi de kişinin bünyesine. Yapısına ve yapılan ameliyatın durumuna, damarları bağlamak için kullanılan ipliğin cinsine göre. Dikişin erime süresi genellikle 1 ay sürer. Bazen erime bazen 2-6 ay sürebilir. Damarlar kaybolmazsa bile önemli değildir. Sadece estetik bakımından biraz sıkıntı olsa da önemli değildir. Önemli olan sperm değerlerinin düzelmesidir. Sperm değerlerine olumsuz etki yapmaz, ağrıya da neden olmaz. 

Hangi tip ameliyat olmalıyım?
Aslında her iki ameliyat arasında çok büyük bir fark yoktur. Amaç varisleşmiş toplar damarları bulup çıkarmaktır. Mikroskopla yapılan ameliyatta damarlar daha iyi görüneceği için daha iyidir. Varikoselin tekrarı (Nüks) mikroskopla yapılan ameliyatta ihtimal biraz daha azdır. Ama mikroskop ameliyatta nüks olmayacak diye bir şey yoktur. Bu seçimi birazda doktora bırakmak iyi bir şeydir.

Ameliyat sonrası nelere dikkat etmelidir ?
Çok ayakta durmamalı, uzun süre oturup kasıkları bükülmüş vaziyetine getirmemeli. Ağır kaldırmamalı. Zorlayıcı hareketler yapılmamalı. Ikınma zararlı olacağı için kabızlıktan kaçınılmalı. Bol su ve posalı yiyecek yenmeli. Ikınma, öksürük ve hapşırmadan korunmalı. Bunlardan korunamıyorsanız elinizi yara yerine koyup sonra öksürülür. Böylece karın içi basınç yara yerine zarar vermez.

Ameliyat sonrası çok ayakta durmak, çok oturmak ağır kaldırmak, ağır spor yapmak, futbol oynamak, üşütmek, motosiklet, bisiklete, traktör gibi sarsıntı yapan araca binmek ağrılar tetikler. Bunlara dikkat etmelisiniz. Ayrıca ağrı için ilaç kullanmanız gerekecek.

Bisiklete, motosiklete traktöre binilmemeli. Çünkü sarsıntılar ameliyat yerine zarar verir.
Bilhassa ayakları ve kalça üşütmemeli. Ağır spor ve futboldan en aşağı 2 ay uzak durmalı. Bundan sonra yine de çok yorulmamaya dikkat edilir. Futbolda testise veya kasığa bir tekme gelme ihtimalini unutmayın. Bu ameliyat yarasına ve testise normal halden daha çok zarar verebilir.

Cinsel faaliyetler (Masturbasyon ve cinsel birleşme) en erken 20 gün sonra başlanılmalı. Şayet daha önce olursa yara açılması, iltihap kapma gibi yara yerine zararı verebilir. Bu durumlar spermlere veya testis işlevine zararı olmaz. Gece rüyada boşalma veya kendiliğinden boşalmanız ameliyat veya testisin fonksiyonuna zarar verici bir etkisi yoktur. Banyoyu dikiş alındıktan 1 gün sonra yapılması iyi olur. Şayet çok kirlenildiği düşünülürse yaraya gelmeyecek şekilde lifle ve sabunla vücut silinir.

Doktorunuzun verdiği ilaçlar kullanılmalıdır. Sperm tahlili en erken 3 ay sonra yapılmalı. Bunun nedeni testis her 3 ayda bir sperm üretir. 6 aylık tahlilde iyi olur.
Testis ve torbanın hareketini önleyen kot gibi dar pantolonun giyilmez. Kot pantolonunu bir diğer negatif etkisi yazları sıcak kışları soğuk tutuğu için testisin ısısını bozar. Ayrıca çok sert kaba ve kalın kumaş olması nedeni ile testisin havalanmasını önler.

Ameliyat sonrası spermde düzelme olur mu? Kısırlık giderilir mi?

Şayet kısırlık varikoselden ileri geliyorsa varikosel ameliyatlarında başarı şansı %80 dir. Ama kısırlığın nedeni başka şeylerse kısırlık kaybolmamaktadır. Fakat çok defa sperm değerleri, hareketlilik ve sayısı artmaktadır. Değerler hakkında kesin bilgi almak için spermiogramı ameliyattan 3 ay sonra yapılması gereklidir. Çünkü testis yeni sperm üretimi ancak bu periyottan sonra tamamlamaktadır.

Varikosel tekrarlarsa yani nüks olursa 2. ameliyatı olmalı mıyım?
Ben ikinci ameliyatı tavsiye etmiyorum. Neden? Çünkü çok defa sonuç vermiyor.
Zaten ilk ameliyatta damarlar bağlanmıştır. Ama ameliyat hatası olarak bağlanamamış damar varsa bunun için bir şey denmez. Belki ilk ameliyatta görülmeyen veya bağlanması unutulan bir damar varsa o bağlanır. Bu da uzak bir ihtimaldir. Ama 2. Ameliyatı yapan bir çok doktor var ve bunun faydasına inanıyor. Tercih sizin ve doktorunuzun.
Evliyseniz sperm değerlerini düzeltecek ilaç denenir. Son çare aşılama veya tüp bebektir.
Bekarsanız İlaç takviyesi yapılır evleninceye kadar beklenir sonra durum değerlendirilir..

DİĞER YAZILARIMIZ:

01 – Penis Boyu Neden Önemlidir?
02 – Genelev Gerçeği
03 – Varikosel ve Tedavisi
04 – Masturbasyon Hakkında Öğrenmek İstedikleriniz.
05 – Erken Boşalma ve Tedavisi
06 – Sertleşme Sorunu ve Tedavisi
07 – Prostat İltihabı ve Tedavisi
08 – Porno ve Zararları
09 – Masturbasyon Perhizi Nedir? Nasıl Yapılır? Dr. Ali Hatay Perhiz Metodu.
10 – Böbrek ve Oruç
11 – Tıbbi ve Dini açıdan Sünnet olmak kitabın PDF Formatı  
12 – İdrar Damlaması Ve İstibra
13 – Gerdek Gecesi
Ayıca şu adresten kitaplarıma ulaşabilirsiniz:
https://www.dralihatay.com/kitaplarim.html

Daha Geniş Bilgi, hastalığınız hakkında bilgi alma ve soru sormak için:
Dr. Ali HATAY’in Hasta Odası Soru ve Cevap Panosunu kullanabilirsiniz.

 

Sünnet

Op. Dr. MEHMET ALİ HATAY

NOT: Daha geniş bilgi almak için “Tıbbi ve Dini Açıdan Sünnet Olmak Hitan” Yazımızı ve kitabımızı okumalısınız.
PDF formatındaki yazımıza şuradan ulaşabilirsiniz: Tıbbi ve Dini Açıdan Sünnet Olmak Hitan
İlgili kitaba şu adresten ulaşabilirsiniz: Sünnet olmak Hitan Kitabı

Sünnet MÖ 6000 yıllarından beri yapılmaktadır. Eski Mısır bazı mumyaların sünnetli oldukları görülmüştür. Hz. ibrahim’in âdeti olduğu dini kitaplarda geçmektedir. Tarih boyunca Mısırlılar, Yahudiler, Babilliler sünnet yaparlardı. Sünnetin devamlı bir adet haline gelmesi Hz. Muhammed’in (S.A) Müslümanlara tavsiyesi ile kalıcı olarak uygulanmasına neden olmuştur. Bugün artık sünnet hem peygamberin tavsiyesi hem de tıbbî yararından dolayı yapılmaktadır. Sünnet artık batı ülkelerinde de tıbbî yararından dolayı yapılmaktadır.

Sünnet olmayanlarda oluşabilecek hastalıklar şunlardır:
1-Sünnet derisi iltihabî hastalıklar. (Balanitis, posthitis)

2- Sünnet derisi darlığı. (Fimosis) Bu durum acil sünneti gerektirir. Çünkü idrarını tam yapamayan çocuk içerisinde biriken idrar nedeni ile böbrek yetmezliklerine kadar varan hastalıklara neden olur.
3- Sünnet derisinin uzun ve dar olması nedeni ile derinin geriye kaçarak penis başını boğması.(Parafimosis). Bu da acil sünnet gerektiren bir durumdur. Sünnet olunmazsa penis başının kansız kalması sonucu kangren meydana gelir.
4- Sünnet derisi altında taş teşekkülü. Bu salgı normalde sünnet derisi altından salgılanır. Dışarıya atılmazsa taş oluşur.
5- Sünnet derisi altında toplanan idrar sonuçta iltihaba dönüşür ve böbreklere varan hastalıklara sebebiyet verir.
6- Sünnet olan penis dış temaslara sürtünmelere karşı dayanıklı olur. Bu nedenle sık sık yara oluşması önlenir.
7- Sünnetlilerde penis başı hassasiyeti azaldığı için erken boşalma dediğimiz durum daha azdır.
8- Sünnet olmayanlarda seksüel durumlarda meninin sünnet derisi altında kalmasından ve daha az miktarda atıldığından dolayı kısırlıklar görülmüştür.
9- Sünnetsiz olanlarda selim ve habis kanserler daha sık görülür. Eşlerinde ise Rahim ağzı kanserlerine daha sık rastlanır.
10 -Sünnetsizlerde Frengi Belsoğukluğu gibi zührevi hastalıklar daha sıktır.

SÜNNET KAÇ YAŞINDA YAPILMALIDIR ? VE SÜNNET PSİKOLOJİSİ
Klasik görüş sünnetin erken yaşlarda yapılmasıdır. Bugün hâlâ Yahudiler erkek çocuğun doğumundan itibaren 20 gün içerisinde dini tören ile yapmaktadırlar.

Sünnetin 20 gün içerisinde yapılmasının faydaları şunlardır:
20 günlük çocukta ağrı duyusu tam gelişmediği için sünnet uyuşturulmadan yapılabilinir.
Pipide damarlaşma çok olmadığı için sünnet sırasında kanama pek olmaz. Çocukta kan durmaması hastalığı (hemofili) varsa bile ciddi bir komplikasyon çıkarmaz.
Çocuklarda yara iyileşmesi çabuk olduğu için sünnet yarası çabuk iyileşir. Dikiş koymak gerekmez.
Sünnet derisi darlıklarında acil sünnet gerektirecek durum önlenmiş olur.
Yeni doğanda kişilik gelişmediği için sünnet sonrası psişik travma önlenmiş olur.
Erken dönemde bu yapılacak sünnet faydalarına rağmen gene de ileri bir tarihe ertelene bilinir. Meselâ hipotrombinemi (kanda trombin azlığı) durumunda sünnet ileri bir yaşa ertelenilir. Çünkü bu durum sünnet sonrası kanamalara neden olur. Böylece tedaviden sonra sünnet düşünülür.

Son olarak şunu söyleyebiliriz sünnet ya ilk 20 günde veya 7 yaşından sonra yapılmalıdır. Çocuğun 1-6 yaş arası özellikle 4-5 yaş arası psikososyal gelişme devreleridir. Bu yaşlarda çocukta pipisini kaybetme korkusu vardır. Anneye de bağlılık son derece kuvvetlidir. Bu yaşta yapılacak bir sünnet psişik travmalara neden olur. 7 yaşından sonra bu psikososyal devre bir durgunluğa girer ve ergenlik çağına kadar devam eder.

İleri yaşlarda yapılacak sünnet, çocuğun psikososyal açıdan gelişmesini sağlayacaktır. Toplumun bir üyesi olduğunu fark edecek. Neden sünnet olduğunu ve dini bir vecibeyi yerine getirdiğini anlayacaktır. Türklerde sünnet olmuş bir çocuğun ruhi ve ve bedeni bakımından olgunlaştığı geliştiği ve serpildiğine inanılır.

SÜNNETİ KİMLER YAPMALI?
Eskiden ülkemizde sünnet el ustura tutan berberler tarafından yapılırdı. Bunun yanında kendisini sünnetçi olarak tanıtan ve sünnetçiyim deyip ortaya çıkan kimseler vardı. Bu gün artık pek görülmezse de kırsal kesimde hâlâ bu adet devam etmektedir.

Sağlıklı bir sünneti uzman doktorun yapması gerekmektedir. Böylece birçok sünnet hatasının önüne geçmiş olunur.

Sünnetin bir uzman doktorun yapmasındaki faydalar şunlardır:
1-Çocukta kan durmaması gibi bir hastalık varsa (Hemofili) bu hastalıktaki yan etkiler verilecek ilaçlar ile önlenir.
2- Sünnet ağrı giderici ilaçlar altında yapıldığı için çocuk ağrı duymaz.
3- Sünnet yarası dikildiği için yara iyileşmesi daha çabuk olur.
4- Köy sünnetçilerinin yapacağı sünnette çocuk ağrı duyacağı için çok huzursuz ve hırçın olur ve zapt edilmesi daha zordur. Bu nedenle çocuğun psikolojisi bozulur.

SÜNNET NASIL YAPILMALI?
Yıllar boyunca sünnet çeşitli şekillerde yapılmıştır. İlk zamanlarda sünnet derisi iki ip ile kıstırılmış ve arada kalan deri kısmı kesilerek uygulanmıştır. Daha sonra ip yerine çeşitli ağaç ve metal kıskaçlar kullanılmıştır. Yahudiler ortası yarık madeni bir levha (Barzel) kullanırken Osmanlı devrinde her doktorun kendi ismi ile anılan kıskaçları kullanmayı tercih etmişlerdir.

Sünnetin yapılış şekli:
Cerrahi Sünnet: Genel hijyenik şartlar hazırlanır. Çocuk mutlaka yatırılır. Çünkü ayakta hem sünnetçi için zor olur hem de çocuk korku ile rahat durmaz. Genel anestezi ( Narkoz) veya bölgesel uyuşturma (iğne ile) yapıldıktan sonra penis başına 5-6 mm uzaklığında sünnet derisine bir pens veya kıskaç konulur. Burada pens ağzı içerisine veya kıskacın içerisine penisin baş kısmının girmemesine dikkat edilir. Sonra kıskacın hemen altından bir bisturi (neşter) ile sünnet derisi kesilir. Kanayan damar ağızları bulunup tek tek bağlanır. Kesik olan derinin iki ucu 4 dikiş ile uç uçuna getirilerek dikilir. En son kesik yaranın üzeri anti bakteriyel pomat sürülmüş bir bez ile sarılır. Pansuman gerekmez. Dikişlerde kendiliğinden eriyen cinsten (Katgüt) olduğu için dikiş almaya da gerek yoktur. Bir haftaya kadar dikişler kendiliğinden kopar ve düşer. Çocuk hemen ayağa kalkabilir. Yeme ve içmede bir kısıtlama yapılmaz. 2-3 saat sonra uyuşturucu iğnenin tesiri geçeceğinden çocuk ağrı duymaya başlar. Onun için bu arada ağrı kesici hap, şurup veya fitil verilir.

Açık Sünnet Metodu: (Sleeve Tekniği): Gene hijyenik şarlar sağlandıktan sonra narkoz ve yerel uyuşturucu altında sünnet derisine 2 si sünnet derisinin altına 2 si de üstüne gelecek şekilde pensler konur. Bu pensler arasından bir makas ile boydan boya penis başına 5 mm kalacak şekilde kesilir. Penis başı kollanır. Daha sonra pensler arasındaki sünnet derisi kesilir. İki kesik birleştirilir. Kanayan damarlar tutulur ve çevreye 4 adet dikiş konur.

Kıskaç Metodu: Sünnet derisi çekilerek söndürülür. Penis başının 5 mm üzerinden kıskaç konulur ve damarlar yapışsın diye biraz beklenir. Bir bisturi ile üstte kalan deri kısmı kesilir. Bu metotta fazla bir kanama olmaz. Çünkü her iki sünnet deri tabakası birbirine yapışmıştır. Deri tekrar penis başı gerisine alınır ve pansuman yapılıp kapatılır.

Çan Usulü: (Gomco Klemp): Bu usulde özel yapılmış çan şeklinde bir aletten faydalanılır. Bu alet iki kısımdan meydana gelir. Penis başına geçirilen çana benzeyen ana parça ve 2 adette kıskaç. Çan küçük büyük olmak üzere numaralandırılır. Hangisi penis başına uyarsa bu çanın içerisine penis başı geçirilir. Sünnet derisi çanın dış yüzünde kalır. Üste kalan vida şeklindeki kıskaçlar ile sünnet derisi iyice sıkıştırılır ve 5 dakika beklenir. Sonra sünnet derisi çan üzerinden çepeçevre kesilir. Kanama varsa bu damarlar tutulup bağlanılır ve kanama önlenir. Yara pansuman yapılıp sarılır.

Koter Usulü: Burada kesmek için neşter yerine koter kullanılır. Koter, elektrik akımının düşük derecelerinde ısıya bağlı olarak cildi kesen bir alettir. Burada kanama olmaz, olsa bile koter ile bu damarlarda yakılır. Her ne kadar kolay ve kansız bir sünnet gibi gözükse de daha sonra ortaya çıkan yan etkiler çok fazladır. Bu nedenle Sağlık Bakanlığı yasaklamıştır. En büyük yan etkisi yara iyileştikten sonra nedbe dokusu denilen sünnet derisinin aşırı büyümesi ve bu bölgenin hissiz olmasıdır. Damarlar yakılırken sinirlerde harap olacağı için çocuğun ileri yaşlarda erken boşalma ve sertleşme problemi olma ihtimali vardır.

Lazerle Sünnet: Koter yerine kesici olarak lazer kullanılmaktadır. Günümüzde yan etkisi tam olarak bilinmediğinden kullanılması tartışmalıdır.

SÜNNET HATALARI:
Sünneti ehli olmayanlar yapınca sünnet hatalarının ortaya çıkması kaçınılmazdır. Acele ile yapılan hijyene dikkat edilmeyen sünnetlerde yan etkiler ve hatalar çoktur. Sünnet derisinin az kesilmesi: Çok sık görülür. Mahsuru yoktur. Gerekirse 2 ci bir işlem ile fazlalık kesilir.

Penis başının kesilmesi: Dikkatsizlik sonrası oluşur. Tamiri çok güçtür. Tam kesiklerde protezden başka çare yoktur. Penis başı altındaki derinin fazla kesilmesi ile buradaki dış idrar yolunun da beraber kesilmesi. Çocuk idrarını penis başı alt yüzünden yapmaya başlar.
Kanama sık görülür. Tedavide sünnet yarası açılır kanayan damarlar tutulur.
Penis kangreni: Sık olmamakla beraber penisin sıkı bağlanması sonucu oluşur.
İdrar dış deliği penisin alt kısmında olduğu durumlarda (Hypospadias=Yarım Sünnetli Doğma) sünnet yapmamalıdır. Çünkü bu çocuklara bir ameliyat gerekmektedir. Bu ameliyat ile idrar dış deliği penisin uç kısmına alınır. İşte ameliyat esnasında sünnet derisi kullanılacağı için bu çocuklar sünnet edilmezler. Bunu bilmeyen sünnetçi yanlışlıkla sünnet ederse çocuğun ameliyat başarı şansını kaybettirir.

Temizliğe ve hijyene dikkat edilmezse iltihaplanma meydana geliri. Cerahat toplar bu da çocukta ateşin yükselmesine sebep olur. Titreme, bulantı ve kusmalar meydana gelir. Penis Başı Aşırı duyarlığı: Sünnetten sonra 3 ay kadar sünnet başında aşırı duyarlılık oluşabilirse de bu zaman içerisinde kaybolur. Sünnet sonrası sıkı bandaja bağlı olarak idrar yapamama durumu olabilir.

NOT: Daha geniş bilgi almak için “Tıbbi ve Dini Açıdan Sünnet Olmak Hitan” Yazımızı ve kitabımızı okumalısınız.
PDF formatındaki yazımıza şuradan ulaşabilirsiniz: Tıbbi ve Dini Açıdan Sünnet Olmak Hitan
İlgili kitaba şu adresten ulaşabilirsiniz: Sünnet olmak Hitan Kitabı


DİĞER YAZILARIMIZ:
Penis Boyu Neden Önemlidir?
Genelev Gerçeği
Varikosel
Masturbasyon hakkında bilmek istedikleriniz.
Erken Boşalma ve Tedavisi
Sertleşme Sorunu ve Tedavisi
Masturbasyon Perhizi Nedir Nasıl Yapılır? Dr. Ali Hatay Perhiz Metodu
Prostat Hastalıkları ve Prostat İltihabı
Porno ve Zararları
Böbrek Hastalıkları
Böbrek ve Oruç
Tıbbi ve Dini açıdan Sünnet olmak kitabını okuyun
İdrar Damlaması ve İstibra
Gerdek Gecesi
Taş Hastalığı
Ayıca şu adresten kitaplarıma ulaşabilirsiniz:  
https://www.dralihatay.com/kitaplarim.html

Göster
Gizle